Can Verdiler Bu Vatanı Vermediler

ÇANAKKALE’DE 100’NCÜ YIL COŞKUSU BAŞLADI

Çanakkale Deniz Zaferi’nin 100’ncü yıldönümü kutlamaları ve Şehitleri Anma Günü’nü içeren ‘Zafer Haftası’, Çimenlik Kalesi’ndeki açılış töreniyle başladı.

Zafer Haftası açılış törenine, Çanakkale Valisi Ahmet Çınar, Çanakkale Boğaz ve Garnizon Komutanı Tuğamiral Hasan Nihat Doğan, CHP’li Çanakkale Belediye Başkanı Ülgür Gökhan, askerler, muharip gaziler, şehit aileleri ile öğrenci ve askerler katıldı. Tören, şehitler için saygı duruşu ve ardından İstiklal Marşı eşliğinde Türk bayrağının göndere çekilmesiyle başladı.

7 Mart’ı 8 Mart’a bağlayan gece döşediği mayınlarla Deniz Savaşları’nın kaderini değiştiren Nusret Mayın Gemisi’nin, aslına uygun olarak yapılan TCG Nusret gemisinin bağlı bulunduğu Çimenlik Kalesi’ndeki törende, Mehteran Bölüğü tarafından bir gösteri sunuldu. Zafer coşkusuna töreni izleyen vatandaşlar da ortak oldu.

Günün anlam ve önemini belirten konuşmayı ise Vali Ahmet Çınar yaptı. 100 yıl önce Çanakkale Zaferi’nin kazanıldığını hatırlatan Vali Çınar, 2015’in bu zaferin kutlanması, savaşın anılması etkinlikleri ile dolu dolu bir yıl olacağını söyledi. Vali Çınar, “100’ncü yılda millet olarak çok gururluyuz. Böyle büyük bir zafer, her millete nasip olmaz. 100 yıl önce 16 büyük devlet kurmuş, büyük bir milletin son devleti olan Osmanlı İmparatorluğu’nun tarihten silinmesi bu cennet vatanımızın işgal edilerek, elimizden alınması için, Mehmet Akif Ersoy’un deyimi ile ‘Kimi Hindu kimi yamyam, kimi bilmem ne bela’ dedikleri İngiltere’nin, Fransa’nın öncülüğünde bütün sömürgelerin toplanarak bu cennet vatanımıza haksız, hukuksuz ve ahlaksız büyük saldırısıyla milletimiz karşı karşıya kalmışlardır. O zaman tek yürek olan milletimiz, bütün eli silah tutabilecek olan canlarından çok sevdikleri evlatlarını, bu vatan için feda ettiler.

Burada savaşan şehitlerimiz, gazilerimiz de verebilecekleri en kıymetli hayatlarını bu vatan için feda ettiler. Bu sayede, tüm milletin tek yürek olarak bu büyük zaferi kazandığını hepimiz biliyoruz. Neredeyse Türkiye’nin her ailesinden, her köyünden bir evladı Çanakkale’de şehit yatıyor. Dolayısıyla bütün milletimizin yüreğinin bir parçası bu şehirde. Yeniden büyük Türkiye’nin varoluş noktası Çanakkale’den bugün bu töreni yapmak suretiyle geleceğimizin teminatı, gelecekte milletimizin yönetimini ele alacak olan gençlerimize, milli temsilimiz olan şanlı bayrağımızı ve bütün milletimizin yüreğinin bir parçası olan bu topraklardan sembolik bir toprak parçasını büyük Türkiye’mizin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a göndereceğiz. Bugün bizim gurur, onur günümüz. Savaşta can veren, dua eden, evlatlarını feda eden bütün geçmişimizi ecdadımızı minnetle yad ediyorum. Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu olan, Çanakkale savaşında da büyük başarılar gösteren Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve onun silah arkadaşlarını da saygıyla minnetle anıyorum” dedi.

EMANETLER YOLA ÇIKTI

Daha sonra Gelibolu Yarımadası’ndan alınan toprak, Çanakkale Boğazı’ndan alınan deniz suyu ve rengini şehitlerimizin kanından alan Türk Bayrağı’ndan oluşan emanetleri Vali Ahmet Çınar, atletler Sinan Korkmaz ve Özlem Şahin’e teslim etti. Vali Çınar ile birlikte Çanakkale Boğaz ve Garnizon Komutanı Tuğamiral Hasan Nihat Doğan, Belediye Başkanı Ülgür Gökhan ve protokol üyeleri, atletlere karanfil verip Ankara’ya dek sürecek Zafer Koşusu ve Halk Yürüyüşü’nü başlattı.

Atletlere teslim edilen emanetler sırasıyla Çanakkale, Balıkesir, Bursa, Bilecik, Eskişehir ve Ankara illerinin sınırlarından geçirilerek, 18 Mart günü Ankara’da Cumhurbaşkanı Erdoğan’a teslim edilecek.

Çanakkale Kara Savaşları’nda Conkbayırı eteklerinde düşmanı karşılayarak destanlar yazan 57’nci Alay’ın düşmana karşı harekete geçtiği Bigalı köyü, tarihi zaferin 100’üncü yılına hazır.

KARARGAH YENİLENDİ

Atatürk’ün Çanakkale Savaşları’nda karargah olarak kullandığı evin (Atatürk Evi Müzesi) bulunduğu köydeki binaların dış cepheleri restore edildi, eski okul lojmanı 19’uncu Tümen Müzesi’ne dönüştürüldü, 57’nci Alay Yürüyüş Yolu yapıldı ve caminin dış cephesi boyandı.

Küçük turistik bir köy görünümüne kavuşan Bigalı, sadece Çanakkale Savaşları ile ilgili tarihlerde değil, yılın her döneminde ziyaret ediliyor. Ziyaretçilerin, Türk bayraklarıyla donatılan sokaklarından geçtiği Bigalı, yerli ve yabancı turistlerin akınına uğrarken tarihteki önemi dolayısıyla dünyanın birçok ülkenin halkları tarafından biliniyor.

Köy Muhtarı Burhan Çetin, Yarbay Mustafa Kemal komutasındaki 19’uncu Tümenin, 25 Şubat 1915’te Çanakkale Savaşları’na katılmak üzere Eceabat’a geldiğini ve 19 Nisan 1915’de de tümen karargahını Bigalı’ya taşıdığını söyledi. Onun, dönemin muhtarının evinde bir hafta kadar kaldığını ifade eden Çetin, bu binanın 1973’te Atatürk Evi Müzesi’ne dönüştürüldüğünü ve burada Mustafa Kemal’e ait şahsi eşyalarla üniformaların sergilendiğini anlattı.

Mustafa Kemal’in 25 Nisan sabahı muharebenin seyrini değiştiren 57’nci Alayı bu köyden harekete geçirdiğini vurgulayan Çetin, şunları kaydetti: “Yarbay Mustafa Kemal önderliğinde 57’nci Alay, Conkbayırı eteklerinde düşmanı karşılayarak muharebenin seyrini değiştiriyor. Binlerce şehit veren ve destanlar yazan 57’nci Alay, Mustafa Kemal’in ‘Ben size taarruz emretmiyorum, ölmeyi emrediyorum’ komutu ile köyümüzden giderek taarruza geçiyor. bugün 80 haneli, 170 nüfuslu küçük bir köyüz ancak tarihteki önemimizin büyüklüğünü tarif etmek imkansız. Mustafa Kemal, savaşlar öncesindeki planlarını burada yapıyor, 25 Nisan’da başlayan kara savaşlarının ilk taarruz emrini burada veriyor. Bizi sadece Türkiye değil, dünya tanıyor. Her yıl köyümüze 100 binin üzerinde yerli ve yabancı ziyaretçi geliyor. Bu yıl tarihi günün 100’üncü yılını kutlamaya hazırlanıyoruz. Mustafa Kemal’in 57’nci Alay ile Conkbayırı’na yürüyüşünü temsili olarak canlandıracağız. Bu yürüyüş, binlerce kişiyle gerçekleştirilecek. Geçen yıllarda yürüyüşte ağlayanlar, o günleri adeta yeniden yaşayanlar oldu, yine benzer durumlar yaşanır.”

 
Tarihin en kanlı çarpışmalarının yaşandığı Çanakkale’de, bu yıl 100’üncüsü gerçekleştirilecek törenler için hazırlıklar sürüyor.

Türk tarihinin ALTIN sayfalarından olan, milletin eşsiz kahramanlığı, vatan ve millet sevgisinin sembolleştiği, kutsal saydığı değerler için ülkenin her köşesinden gelen gençlerin kanlarını dökerek ” Çanakkale geçilmez” destanı yazdığı Çanakkale Savaşları’nın 100’üncü yıl dönümü ve kazanılan büyük zaferin coşkuyla kutlanması için hazırlıklara devam ediliyor.

Çanakkale Valisi Ahmet Çınar, yaptığı açıklamada, fiili olarak Çanakkale Zaferi’nin 100’üncü yılına girildiğini söyledi. Doğal olarak törenlerin, 100’üncü yılda öncekilerden daha fazla görkemli, katılımlı ve hazırlıklı gerçekleştirileceğini belirten Çınar, bunun seneye yayılan etkinliklerle süreceğini anlattı.

 
Pek çok kurum ve kişi tarafından hazırlanan projelerin yıl içinde uygulanacağını dile getiren Çınar, şöyle konuştu: “Temelde Çanakkale Savaşları’nın, zaferinin kutlanması, Çanakkale Deniz Zaferi olarak adlandırdığımız, Türkiye Cumhuriyeti Devleti olarak milletimizle kutladığımız 18 Mart tarihimiz var. Akabinde Anzak Törenleri olarak da anılan ayrıca 57’nci Alay Yürüyüşü olarak tabir ettiğimiz 24-25 Nisan tarihlerimiz var. 100’üncü yıl olması münasebetiyle ilk olarak 18 Mart hazırlıklarımız tamamlanmış durumda. Bütün kamu kurum ve kuruluşlarıyla gerekli çalışmalar yapıldı. Program, taslak halinde somutlaştı. Bu zaferi en güzel şekliyle kutlayacağız. Devletimizde en üst seviyede katılım sağlayacak. Törenlere Sayın Cumhurbaşkanımızın da katılacağı bilgisi var. 18 Mart’taki kutlamalarımızı halkımızla Şehir Stadyumu’nda gerçekleştiriyoruz. Buradaki törenin akabinde Büyük Anıt dediğimiz Şehitler Abidesi’ndeki törenlere geçilecek. Burada daha çok resmi ağırlıkta bir tören yapılıyor.”

“106 ülkenin devlet başkanı ve temsilcisine özel davet”

Çınar, 24-25 Nisan’daki uluslararası törenlerin ise Cumhurbaşkanlığının himayelerinde gerçekleştirileceği bilgisini verdi. Bu törenlerle ilgili hazırlıklara değinen Çınar, “Cumhurbaşkanlığımızın himayelerinde, Dışişleri Bakanlığımızın sekreteryası tarafından 106 ülkenin devlet başkanı ve temsilcilerine özel davet yazısı gönderildi. Bunun dışında Birleşmiş Milletler ve NATO gibi 36 uluslararası kuruluşlara da aynı davette bulunuldu. Tabii ki bu davete icabet edilecektir” dedi.

Vali Çınar, bu davetler için katılım konusunda dönüşleri almaya başladıklarını belirtti. Programların dolu dolu geçeceğine dikkati çeken Çınar, sözlerini söyle sürdürdü:
“Neredeyse Çanakkale’de dünya devlet başkanlarının katıldığı Birleşmiş Milletler toplantısı gibi en kalabalık ve en yoğun olan bir program gerçekleştirilecek. Bu konuyla ilgili hazırlıklarımız tamamlanma aşamasına geldi. Tabii kolay bir iş değil, çok detay var. Dünyanın farklı coğrafyalarından, farklı anlayışlarından, farklı kültürlerinden, farklı devlet gelenek ve görenekleri olan çok sayıda insan burada bir arada etkinliklere katılacağı için bunları buluşturmak, birleştirmek çok zor bir iş. Takdir edilir ki bu, çok çaba isteyen, çok nakış isteyen bir iş. Biz de bu çalışmaları tamamlanma noktasına getirdik.
Cumhurbaşkanlığımız, Başbakanlığımız, Dışişleri Bakanlığımız, İçişleri Bakanlığımız, Kültür ve Turizm Bakanlığımız ve ilgili diğer bakanlıklarımız, valiliklerimiz, belediyelerimiz hep birlikte çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Her türlü tedbir alınmış durumda. İnşallah yüzümüzün akıyla bu 100’üncü yılda artık insanların savaşlardan çok çektiğinden farkında olarak ve bu savaştan ibret alarak bütün dünyada barışa en çok hizmet edebilecek o ülkelerin temsilcilerinin bir arada oluşu da dünya barışına bir mesaj verecek, iyi bir etki yapacak program olacaktır.”

“Şehir Müzesi” ve ” Çanakkale Savaşları Araştırma Merkezi” kurulacak

Çınar, savaşların 100’üncü yılıyla ilgili bazı etkinliklere başlandığını aktardı. Bu etkinliklerin, toplumun hissiyatı, anlayışı ve bilincine etki edecek konferans, sempozyum, festival, konser, sergi, yayın ve filmler olduğunu bildiren Çınar, şunları kaydetti:
“Tarihi eserlerin restorasyonu, şehitliklerde eksik kalan kısımların tamamlanması gibi önemli kalıcı eserler de olacak. Ayrıca projeler konusunda aklımızda olan bir Şehir Müzesi ve Çanakkale Savaşları Araştırma Merkezi gibi kalıcı eserler de yapılacak. 100’üncü yıl münasebetiyle Sayın Cumhurbaşkanımızın himayelerinde büyük destekleriyle Türkiye’nin en büyük bütçeli ‘Son Mektup’ adı altında bir sinema filmi hazırlandı. 18 Mart günü bunun galası burada yapılacak. Ayrıca Türkiye’nin önemli sanayicilerinden İbrahim Bodur’un destekleriyle hazırlanan ve tamamlanma aşamasına gelen, dünyada önemli bir yere sahip ekibin üzerinde çalıştığı belgesel yapıldı. Bu da 100’üncü yıl için ortaya çıkmış eserler arasında yerini aldı.”