Ege Denizini kurtaralım…!
2000-2005 yılları arasında görev yaptığı Çevre Koruma Teknesi ile İzmir Körfezi’nde kaçak avcılığın kökünü kazıyan S.S. Foça Merkez Su Ürünleri Kooperatifinin Eski Başkanı Yaşar Balta, hedef büyüttü. S.S. Foça Merkez Su Ürünleri Kooperatifinin efsane başkanı olarak bilinen Yaşar Balta, Ege Bölgesi Kıyı Balıkçıları Derneği’ni kurmak için kollarını sıvadı.
Daha önce Foça Su ürünleri Kooperatifinde 10 yıl başkanlık görevinde bulunan Yaşar Balta, Ege Bölgesinde kıyı balıkçılığı yapan meslektaşlarını bir çatı altında toplamak için dernek kurma çalışmalarına başladı. Balta, yaptığı açıklama da, 12 kurucu üye meslektaşı ile birlikte Ege Bölgesi Kıyı Balıkçıları Derneği’ni kurmaya karar verdiklerini belirterek, kuruluş çalışmalarının hızla devam ettiğini söyledi.
ENDÜSTRİYEL BALIKÇILAR GIDA TARIM VE HAYVANCILIK BAKANLIĞINI YANILTIYORLAR
İzmir’in Foça ilçesinin Ege denizinde bir balıkçı üssü olması nedeniyle, derneğin merkezinin Foça’da olacağını açıklayan Yaşar Balta, Derneği kurmaktaki amaçlarının Ege denizi kıyılarında geçimini balıkçılık yaparak sağlayan meslektaşlarının haklarını korumak, yasa dışı avcılığı önlemek ve kıyı balıkçılarının sesi, gözü, kulağı olmak olduğunu bildirdi.
Balıkçılığın sivil toplum örgütleri olarak bilinen Su Ürünleri Kooperatifleri ve bağlı oldukları birliklerin kıyı balıkçısının sorunlarını çözme noktasında yetersiz kaldığını anlatan Yaşar Balta, “Kendi bölgemizden örnek vermek gerekirse, İzmir’de 2200 tane balıkçı ruhsatlı teknemiz var. Bu teknelerin 2050 tanesi kıyı balıkçısıdır. Ancak söz hakkı sanıyoruz ki tekneleri büyük olduğu için endüstriyel balıkçılar da oluyor. Halbuki Ege’de endüstriyel balıkçılık yapan balıkçılar ege’li bile değiller. Su Ürünleri kooperatif ve birliklerimizin bir çoğu denizin kapitalisti olarak bilinen,ekonomisi güçlü endüstriyel balıkçıların yörüngesinde hareket ediyorlar. Kıyı balıkçısının fikri, görüşü alınmıyor. Balıkçılık ile ilgili bir çok konu ilgili bakanlıklara adil bir şekilde iletilmiyor.’Ye kürküm ye’ misali endüstriyel balıkçılar ekonomik güçlerini kullanarak siyasilerin gözlerini boyamayı iyi biliyorlar.Bir kaç zenginin bir araya gelip kurduğu sivil toplum örgütünün temsilcileri Ankara’ya gidiyor. Ege adını kullanarak, “Biz İzmir’i temsil ediyorum.İzmir balıkçısı bizim arkamızdadır” diyerek 5 metre sandalıyla denize 10 parça ağ atıp tuttuğu 2 kilo balık ile evini geçindiren gariban balıkçının hakkını değil, devasa gemilerle gelecek nesillere miras bırakacağımız denizlerimizi deyim yerindeyse sömüren endüstriyel balıkçıların çıkarlarına hizmet ediyorlar” diye konuştu.
SU ÜRÜNLERİ KOOPERATİF VE BİRLİK YÖNETİCİLERİNE AĞIR SUÇLAMA
Yasa gereği balıkçı barınağı işletme hakkına sahip olan Su ürünleri Kooperatiflerinin ve bölge birliklerinin özellikle kıyı balıkçılarının hakkını koruyan bir sivil toplum örgütü olmasından daha çok liman işleten birer şirket konumuna geldiğini ileri süren Yaşar Balta, “Artık kooperatif ve birlik toplantılarına kıyı balıkçılarımız katılmak istemiyor. Çünkü kıyı balıkçıları bu tür toplantılar da hakir görülüyor. Senin teknen küçük, sende küçüksün muamelesi görüyor. Kaçak avcılığı önlemek adına yeterli çalışmalar yapılmıyor. Basında sürekli olarak Sahil Güvenliklerimiz suçlanıyor. Ama bazı kooperatif ve birliklerimizin işlettikleri limanlarda hem de barınak yönetmeliğine aykırı olmasına rağmen yasa dışı avcılık yapan teknelerin konuşlandırılmasına göz yumuluyor. Kıyı balıkçısından habersiz Ege denizinin kumbarası diyebileceğimiz İzmir körfezinde yasak olan ışık ile gırgır avcılığının serbest olması için birileri “biz İzmir balıkçılarını temsil ediyoruz” diyerek çalışma yapıyor.Ankara yanlış bilgilendiriliyor. Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı yanıltılıyor.Bu nedenle geçmişten bugüne teknesi büyük ve cebi dolu olmadığı için hep ezilen,sesini Ankara’ya duyuramayan, Ege denizinin gerçek emekçileri olan binlerce kıyı balıkçımızın sesi olmak adına “burjuvanın değil,halkın sesine” kulak ver sloganı ile Ege Denizini kurtarma hareketini Foça’dan başlatacağız” şeklinde konuştu.
