Türkiye’de Kırsal Kalkınma 7: ABD’de Tarımsal Poltikaların Dönüşümü



TÜRKİYE’DE KIRSAL KALKINMA 7: ABD’DE TARIMSAL POLİTİKALARIN DÖNÜŞÜMÜ
Zir. Yük Müh. Osman İnan
osmaninan1985@gmail.com

Önceki yazı: Türkiye’de Kırsal Kalkınma 6

Geçen haftaki yazıda 1999 Yılı AB İlerleme raporlarında kırsal alan konuları, AB müzakere süreci ve 2007 yılı arası kırsal alan politikaları konusuna değinmiştim. Bu yazıda daha çok üzerinde duracağım konu 2007 yılı sonrasında değişen başlıca tarım ve kırsal kalkınma politikaları olacaktır. Gelecek haftaki konu kısaca AB kırsal alan politikaları hakkında bir bilgilendirme olacaktır. Sonraki haftalarda tekrar günümüz kırsal alan politikalarına dönüp bunları açmayı planlıyorum.  

Türkiye’nin 2007 yılı sonrası tarım ve kırsal kalkınma politikalarını AB’ne adaylık sürecinden bağımsız düşünmek pek doğru olmamaktadır. Bu nedenle kısaca bu sürece değinirsek; AB’ne ilk başvuru 31 Temmuz 1959 tarihinde yapılmış, 4 yıllık müzakere süreci sonrası 12 Eylül 1963 yılında AB ile Ankara antlaşması imzalanmıştır.

1 Aralık 1964 tarihinden 1 Ocak 1973 yılı katma protokol devreye girene kadar hazırlık dönemi olarak adlandırılabilecek süreçte Türkiye’ye, ekonomik farklılıkları azaltmak için, ticari kolaylıklar sağlanmış, mali yardımlar yapılmış ve krediler verilmiştir. Sonraki zamanda katma protokol iki tarafa da yükümlülükler getirmiş, taraflar bu yükümlülükleri yerine getirmek için mücadele etmiştir. 1980 darbesi AB tarafından tepkiyle karşılanmış, bir süreliğine sürecin yavaşlamasına neden olsa da görüşmeler tekrar devam etmiştir. 14 Nisan 1987 yılında Türkiye; gümrük birliği sürecinin tamamlanması, mali işbirliğinin geliştirilmesi, sanayi ve teknolojik işbirlikleri olanaklarının arttırılması, siyasi ve kültürel bağların geliştirilmesi önerileriyle tam üyelik başvurusu yapmıştır. AB, Türkiye’ den tarım politikalarını birliğin tarım politikalarıyla uyumlulaştırmasını istenmiştir1.

1995 yılında kabul edilen ve 1 Ocak 1996 yılında yürürlüğe giren 22 yıl geçerlilik süresi konulan tarım ürünlerini kapsamayan gümrük birliğine kadar devam eden geçiş dönemi diye adlandırılan bu süreçte AB’ nin Türkiye’ye diğer aday ülkelerden daha az mali yardım yaptığı da konuşulmuştur2.  Gümrük birliği çok tartışılmış, kimi çevrelerce Türkiye’nin buna hazır olmadığı ya da anlaşmanın çerçevesinin doğru çizilmediği yönünde eleştiriler de olsa da anlaşma çoğunlukla doğru ve aynı zamanda riskli bir girişim olarak görülmüş, istikrarlı bir politika izlenmediği taktirde risklerden kurtulmanın da oldukça zor olabileceği uyarısı yapılmıştır3. (Ek bilgi olarak, 12 Mayıs 2015 görüşmelerinden sonra, daha önce Gümrük Birliği kapsamına alınmayan tarım, hizmetler ve kamu alımlarına genişletilmesi öngörülmüştür4).  (5,6,7,8,9). Bu dönemde görüşmeler devam etmiş, çeşitli isimlerde diğer aday ülkelerde olduğu gibi yardımlar yapılmış, bu yardımların istenen düzeyde olmadığı yönünde yorumlar devam etmiştir.

1999 yılıyla görüşmeler sıklaşmış, günümüzde de devam eden her yıl ilerleme raporları yayınlanmıştır10. 16-17 Aralık görüşmeleri ve 3 Ekim 2005 tarihinde üyelik müzakere süreci başlamıştır. Bundan sonra AB, katılım öncesi mali yardımların çeşitliliği ve bunlara bağlı mevzuatın genişliği nedeniyle 2007-2013 dönemi bütçesinde yeni ve basitleştirilmiş bir dış yardım enstrümanı oluşturmuştur. Bu sayede birliğin faaliyetlerinde uyum ve tutarlılığı sağlama, mevcut kaynaklarla daha iyi sonuç elde etme ve etkide bulunabilme, katılım öncesi mali yardımlardaki çok başlılığı (çeşitliliği) ortadan kaldırma amaçlanmıştır.

AB Komisyonu tarafından IPA’ya ilişkin Tüzük Avrupa Parlamentosu ve Konsey’ine sunulmuş ve IPA Konsey Tüzüğü (EC No: 1085/2006) 17 Temmuz 2006 tarihinde Konsey tarafından kabul edilmiştir. Kabul edilen IPA Tüzüğü’yle birlikte IPA öncesi katılım öncesi mali yardım araçları PHARE, ISPA, SAPARD, CARDS ve Türkiye için Katılım Öncesi Mali Yardım Aracı ortadan kaldırılmış ve 2007-2013 bütçe döneminden itibaren basitleştirilerek bu yardımlar IPA başlığında tek bir çatı altında toplanmıştır (Şekil 1).

DİĞER HABERLER
Üretici, eti ucuzlatmak için market zinciri kuruyor
https://slideplayer.biz.tr/slide/1976050/7/images/57/Kat%C4%B1l%C4%B1m+%C3%96ncesi+Yard%C4%B1m+Arac%C4%B1.jpg

Şekil 1 IPA Kapsamı11

IPA kapsamında yapılacak mali yardımlar IPA bileşenleri olarak Geçiş Yardımı ve Kurumsal Yapılanma Bileşeni, Sınır Ötesi İşbirliği Bileşeni, Bölgesel Kalkınma Bileşeni, İnsan Kaynaklarının Gelişimi Bileşeni ve Kırsal Kalkınma Bileşeni olmak üzere beş ana baslık altında toplanmıştır12.

https://slideplayer.biz.tr/slide/1978497/7/images/27/IPA+%28+KATILIM+%C3%96NCES%C4%B0+MAL%C4%B0+YARDIM+ARACI+%29.jpg

Şekil 2 IPA Bileşenleri13

Bu yazının konusu olan beşinci bileşen olan kırsal kalkınma bileşeni, aday ülkeleri politika geliştirmenin yanı sıra AB’nin Ortak Tarım Politikasının uygulanması ve yönetimine hazırlık konusunda da desteklemektedir. Özellikle aday ülkelerin OTP ve ilgili diğer politikalara ilişkin müktesebata uyum çalışmalarına katkıda bulunmaktadır. Ayrıca, bu bileşen ile kırsal alanların ve tarım sektörünün sürdürülebilir uyumuna ve aday ülkelerin OTP ve ilgili diğer müktesebatın uygulanmasına ve Kırsal Kalkınma için Avrupa Tarım Fonu’na yönelik hazırlıklarına katkıda bulunmak amaçlanmaktadır14.  

 Bu bileşenin bir diğer amacı da, özellikle üyelik sonrasında gündeme gelecek olan Kırsal Kalkınma için Avrupa Tarımsal Fonu kapsamındaki faaliyet türlerini finanse ederek aday ülkeyi üyelik sonrası fonlara hazırlamaktır15.

Kırsal Kalkınma Bileşeni kapsamında, tarımsal işletmelere,  tarım ürünlerinin işlenmesi ve pazarlanmasına, kırsal ekonomik faaliyetlerin çeşitlendirilmesine ve üretici birliklerine teknik destek sağlanmaktadır16.

Çizelge 1’de görüleceği üzere, Kırsal Kalkınma Bileşeni kapsamında 2007-2012 döneminde ayrılan kaynak toplam 880 milyon Avro’dur. Bu Bileşen IPA bileşenleri için ayrılan toplam kaynağın %18,6’sını oluşturmaktadır. Kırsal Kalkınma Bileşeninden en çok pay alacak olan ülke Türkiye’dir. IPA kapsamında bu Bileşen için ayrılan kaynağın %75,1’i ülkemizin kullanımına açıktır. Ülkemizin diğer aday ülkelere göre tarım alanlarının genişliğinin, tarımsal işletme sayısının ve tarımsal nüfusunun fazlalığının doğal bir sonucu olarak bu Bileşenin de en büyük yararlanıcısı Türkiye olmuştur17.

Çizelge 1 Kırsal Kalkınma Bileşeni Kapsamındaki Taahhütler (2007-2012)18

ÜlkelerToplam Taahhüt (Milyon Avro)Oran (%)
TÜRKİYE66175,1
HIRVATİSTAN15717,8
MAKEDONYA627,1
TOPLAM880100,0

Avrupa Birliği üyelik sürecinde tarım ve kırsal kalkınma konusunda ülkemizde uluslararası düzeyde rekabet gücü olan, iç ve dış pazarlamada daha güçlü yatırımlar yapılmasına ve kırsalda yaşayan vatandaşlarımızın refah ve geçim düzeyini yaşadıkları yerde yükselterek modern işletmelerin sürdürülebilir olmasını hedefleyerek kurulan IPARD programının uygulayıcısı olarak kurulan Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu (TKDK), Tarım ve Orman Bakanlığının ilgili kuruluşudur. TKDK 2011 yılından bu yana ülkemiz ekonomisine yaklaşık 3,8 milyar TL’lik yatırım kazandırmıştır. Bu yatırımlar kapsamında ise 14 bin 441 kişiye doğrudan olmak üzere toplamda yaklaşık 60 bin kişiye istihdam sağlanmıştır19. 2007 – 2013 yıllarını kapsayan IPARD I programının bu başarısından sonra 2014- 2020 yıllarını kapsayan IPARD II programı devreye girmiş ve günümüzde bir yardım aracı olarak kırsal alanlarda hibe desteği sağlamaktadır20.

IPARD programının konularıyla ilgili çok daha ayrıntılı bir yazı hazırlayacağım. Bu yazıda 2007 yılı sonrası kırsal kalkınma ile ilgili başlıca olayları özetlemeye çalıştım. Konu ile ilgili daha fazla bilgi isteyenlerin Prof. Dr. Serkan Gürlük ve Araş. Gör. Özlem Turan’ın Avrupa Birliği ve Türkiye (Türkiye Tarımı ve Ortak Tarım Politikası) isimli kitaplarını ve Dr. Okan Akın beyefendinin Kırsal Kalkınma Politikalarının AB Politikaları Çerçevesinde İncelenmesi Denizli İli Örneği isimli doktora tezini incelemelerini öneririm.

Osman İnan

osmaninan1985@gmail.com

15.02.2019

1 Gürlük S ve Turan Ö (2013). Avrupa Birliği ve Türkiye (Türkiye Tarımı ve Ortak Tarım Politikası). Ekin Basım Yayın Dağıtım. Nisan.

DİĞER HABERLER
Kuş gribi Irak’ta kronik bir sorun haline geldi

2 https://www.avrupa.info.tr/tr/gumruk-birligi-ab-ile-turkiye-arasindaki-ticareti-desteklemek-52  Erişim tarihi: 15.02.2019

3 Gürel A (1996). Gümrük Birliğinin Tarıma Etkileri ve Çözüm Önerileri. Türkiye 2. Tarım Ekonomisi Kongresi.  4-6 Eylül. Adana. Cilt 2. S:104.

4 https://www.ikv.org.tr/ikv.asp?id=1125 Erişim tarihi: 15.02.2019

5 http://www.tarimdunyasi.net/2017/01/17/avrupa-birligi-ile-tarimda-gumruk-birligi/ Erişim tarihi: 15.02.2019

6 http://dergipark.gov.tr/download/article-file/100833   Erişim tarihi: 15.02.2019

7 https://indigodergisi.com/2017/06/gumruk-birligi-guncellemesi-tarim/ Erişim tarihi: 15.02.2019

8 https://www.dunya.com/kose-yazisi/gumruk-birligi-anlasmasi-acilen-revize-edilmeli/423025  Erişim tarihi: 15.02.2019

9 https://www.bloomberght.com/yorum/irfan-donat/1844300-tarim-sektoru-gumruk-birligine-hazirlikli-mi   Erişim tarihi: 15.02.2019

10 https://www.ab.gov.tr/ilerleme-raporlari_46224.html Erişim tarihi: 15.02.2019

11 Akın S (2008). Avrupa Birliği’nde Kırsal Kalkınmaya Yönelik Mali Yardımlar, Değişimler ve Türkiye’nin Uyum Çalışmaları. Ankara Üniversitesi. Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Ankara.

12 Akın O (2015) Kırsal Kalkınma Politikalarının AB Politikaları Çerçevesinde İncelenmesi Denizli İli Örneği. Namık Kemal Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Tarım ekonomisi Anabilimdalı. Doktora tezi.

13 www.tkdk.com.tr. Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu. IPARD (2007-2013). Erişim tarihi: 15.02.2019.

14 Gösterici H ve Ormanoğlu B (2007). Avrupa Birliği IPA Mali Sistemi 2007-2013 Dönemi Uygulaması. Bütçe Dünyası. Cilt 2. Sayı 25. Bahar 2007. İstanbul.

15 Dıraor B M (2008). Katılım Öncesi AB Fonları ve Kırsal Kalkınma. Fırsatlar, Sorunlar ve Türkiye İçin Öneriler. DPT Uzmanlık Tezleri. Yayın No:2764. Ankara.

16 Avrupa Birliğinin Tarihçesi ve Diğer Bilgiler, http:// www.abgs.gov.tr /index. php?p=3. Ankara. Erişim Tarihi: 15.02.2019.

17 Akın O (2015) Kırsal Kalkınma Politikalarının AB Politikaları Çerçevesinde İncelenmesi Denizli İli Örneği. Namık Kemal Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Tarım ekonomisi Anabilimdalı. Doktora tezi.

18 EC, “Enlargement”, (Çevrimiçi) http://ec.europa.eu/enlargement/candidatecountries/ ve Http://ec.europa.eu/enlargement/potential-candidates/index_en.htm adreslerinde yer alan aday ve potansiyel aday ülkelere ilişkin mali yardım bilgilerinden tarafımızca oluşturulmuştur.

19 https://www.tarim.gov.tr/ T. C. Tarım ve Orman Bakanlığı. Erişim Tarihi: 15.02.2019.

20  www.tkdk.com.tr. Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu. IPARD 2 (2014-2020). Erişim tarihi: 15.02.2019.

Geçen haftaki yazıda Türkiye’de 2007 yılı sonrasında değişen başlıca tarım ve kırsal kalkınma politikaları konusuna değinmiştim. Bu haftaki yazıda daha çok üzerinde duracağım konu kısaca ABD’de tarım politikaları olacaktır. Haftaya da AB’de tarım politikaları ile ilgili yazacağım.

Tarımda ülkeler kendilerine özgü sorunlara sahiptirler ve bu yüzden kendilerine uygun politikalar uygularlar. Ancak tarımın, ürün, fiyat ve gelir istikrarsızlığı, talep ve gelir esnekliğinin düşüklüğü, göreli gelir düzeyi düşüklüğü gibi evrensel sorunları, her ülkede birbirine benzer politika girişimlerine yol açmıştır. Günümüzde Dünyada tarımsal destekleme modelleri tek tipleşiyor ve bu politikalara, bugüne nasıl gelindiğini bilmekte fayda vardır.

Bu yüzden, bugün Dünya tarımında önemli bir yeri olan ABD’nin tarım politikalarıyla başlayacak olursak; 1929-1945 arası ekonomik çöküntü yıllarında tarımsal piyasalara devletin müdahalesi görülmektedir. Bu dönemde 1930 yılında tarım kanunu çıkarılarak arz talep dengesi sağlanmaya çalışılmış, 1954’de Barış için Besin programıyla tarımsal ürünler yoksul ülkelere ihraç edilmiştir.

1946-1980 yılları arası II. Dünya savaşı sonrası ABD’nin savaşı kazanması ve dünya ekonomi politikalarında baskın olduğu döneme bakarsak, 1960’larda tarımsal ürün arzı fazla vermiştir. Bu fazlalık hükümetin besin pulu programı uygulaması ile kendi yoksullarını beslemesi ve yoksul çocuklara okullarda yemek verilmesi örnekleri gibi sosyal yardım biçimlerine konu olmuştur. 1973 yılı sonrasında üretim fazlalarını eritebilmek için tarlalarını ekmeyen çiftçilere yetersizlik yardımları adı altında ödemeler yapılmış ve bu yolla arazilerin %25’i üretim dışına çıkarılmıştır.

1980 yılı sonrası dönemde boş bırakılan arazilere yapılan ödemeler bütçeyi zorlamış ve çiftçi kesiminin rekabet edebilir koşullara getirilmesi için çalışılmıştır. 1990 ve 1996 yılları arası dönemde çeşitli yollarla tarım politikaları yapılmıştır. Fiyat yoluyla desteklemeler,  örneğin, çiftçilere açıklanan fiyatlar üzerinden devlet adına belli bir komisyon karşılığı çeşitli lisanslı depolara rehine bıraktıkları ürün oranında kredi kullandırmak gibi uygulamalar yapılmıştır. Bunun yanında, istenilen fiyat düzeyi (hedef fiyat) ile çiftinin ürününü satabildiği fiyat arası telafi edici ödeme ile desteklemeler sağlanmıştır. Yine ekiliş alanlarının sınırlandırılması programı ile ürün fazlası azaltılmaya çalışılmıştır.

DİĞER HABERLER
Türkiye'de kırsal kalkınma

1996 sonrası Federal Tarımsal Gelişme ve Reform kanunun yürürlüğe girmesiyle üreticilerle 7 yıl süreli bir sözleşme olan Esnek Üretim Sözleşmesi adında yeni bir uygulama başlatılmıştır. Buna göre, işletme başına düşen ödemelere en yüksek 40.000 $ gibi tavan sınırlaması getirilmiş, arazi artışlarına limit getirilmiş, bu yıllık ödemelerden pay alan ürünler açıklanmış ve telafi edici ödemelerden (fark ödemesi) vazgeçilerek üretimden bağımsız ödeme sistemine geçilmiştir. Bu dönemde devlet bütçesindeki yükün azaltıldığı görülmüştür.

2002 yılında ABD yine çiftçilere yapılacak yardımları arttıran bir çiftlik yasası çıkartmıştır. Buna göre yine 3 tip ödeme öngörülmüştür. Bunlar, sabit ve üretimden bağımsız ödemeler, fiyat dalgalanmalarını giderici yönde fark giderici ödemeler ve dönemsel dalgalanmalara karşı geliştirilmiş ödemelerdir.

2008 yılında çiftlik yasası ile Ortalama Ürün Gelir Seçim Programı isminde bir uygulama getirilmiştir. Buna göre, 2002 çiftlik yasası ile getirilen enerji programları genişletilmiş ve süresi uzatılmıştır. Bunun yanında tüm tarım-çevre programlarına, coğrafi dezavantajlı çiftçilere ve gıda destek programları için yapılan ödemelere kaynaklar arttırılmıştır. Bir başka uygulama ile arazisinde koruma faaliyetleri yürüten çiftçilere ödemeler arttırılmıştır. Buna göre, sözleşme sınırlaması 200.000 $’dan 400.000 $’a, ortak faaliyetleri telafi etmek için yıllık ödeme limitleri de 40.000 $’dan 80.000 $’a çıkarılmıştır.

2010 yılından sonra gıda güvenliği alanında pek çok yasa çıkarılmıştır ve yürürlüğe girmiştir. Bu yönde girişimler ABD yasalarında ağırlık kazanmıştır. Kırsal kalkınma tedbirlerinde, Bölgesel Yenilikçilik İnisiyatifi ve Büyük Bölgeler Girişimi ile yenilenebilir enerji gibi Amerikan Tarım Bakanlığı‘nın (USDA) öncelik verdiği bölgesel ve işbirlikçi yaklaşımlar teşvik edilmiştir.

2017 yılında ABD Tarım Bakanlığı’nın 100.000 çalışanı, 155 milyar dolar bütçesi ile çok daha korumacı politikalar izleyeceği konuşulmuştur. Bugün gelinen noktada ülkenin korumacı politikaları devam etmektedir.  

Tarihsel süreçte ABD tarım politikasına baktığımızda devletin tarımı 1930’larda desteklemeye başladığı ve hükümetlerin her dönem çiftçileri desteklediği görülmektedir. Doç. Dr. Okan Gaytancıoğlu’na göre; ABD, Dünya’da liberal bir tarım ticaretini savunur ve bunu diğer ülkelere uygulatmak için bazı yaptırımlar yapmaktan kaçınmazken kendi ülkesinde, iç piyasadaki üreticileri ve ülke tarımını korumak için her türlü fedakarlığı yapmaktadır.  

Konu ile ilgili daha fazla bilgi isteyenlerin kaynaklardan yararlanabileceğini düşünüyorum. 2009 yılı Oscar adaylığı bulunan ABD tarımsal yapısına eleştirel bakan Food Inc. (Gıda A.Ş.) belgeselinin izlenmesini öneririm. Bu hafta tarım politikaları dışında bir kitap önereceğim. Okullarda daha çok uluslararası pazarlama dersleri okutulmakta, genel bilgiler verilmekte ve tarımsal pazarlama özeline pek fazla inilmemektedir. Uluslararası tarımsal pazarlama konusu üzerinde daha çok durulmalı diye düşünüyorum. Bu alanda Prof. Dr. Halil Fidan hocanın Uluslararası Tarımsal Pazarlama kitabı çok önemli bilgiler veriyor, okumanızı öneririm.


1 KAZGAN G (2013). Tarım ve Gelişme. İstanbul Bilgi Üniversitesi Yayınları 50. Ekonomi 6. 2 Baskı. Mayıs.

2 ACAR M ve AYTÜRE S (2014). Dünya’da ve Türkiye’de Tarım ve Tarım Politikalarının Geleceği. Ekin Basım Yayın Dağıtım. Ekim.

3 GAYTANCIOĞLU O (2009). Türkiye’de ve Dünyada Tarımsal Destekleme Politikası. İstanbul Ticaret Odası Yayınları. Sektörel Yayınlar. Yayın No:2009-14.

4 FİDAN H (2017). Uluslararası Tarımsal Pazarlama. Ekin Basım Yayın Dağıtım. Mart.

5 http://www.ziraat.ege.edu.tr/~kaymakci/tarim/2.pdf  

6 https://www.bloomberght.com/yorum/irfan-donat/1978543-trumpin-tarim-politikasi  

7 https://www.dunya.com/kose-yazisi/amerika-ve-avrupada-tarim-destekleri/20453   

8 https://www.usda.gov/   

9 https://www.fda.gov/   

10 https://www.fsa.usda.gov/  

11 https://www.nrcs.usda.gov/wps/portal/nrcs/site/national/home/   

12 https://www.youtube.com/watch?v=JZw72Sg8krI


11 Haziran 2019. 11:30
0 0 Oylar
Okuyucu puanı:
Abone ol
Bildir
guest

0 Yorum
Inline Feedbacks
Bütün yorumları gör
This site is protected by reCAPTCHA and the Google Privacy Policy and Terms of Service apply.
0
Düşünceleriniz bizim için önemlidir, lütfen yorum bırakınız.x