Tarım Bakanlığının Yeniden Yapılanması


Tarım, bütün ülkeler için çok önemli, vazgeçilemez, stratejik bir sektördür. Tarımda amaçlanması gereken toplumun artan ve çeşitlenen gıda ihtiyacını karşılayan, gıda güvencesini sağlayan, toplum sağlığını koruyucu gıda güvenliğini amaçlayan, tarıma dayalı sanayiye hammadde sağlayan, ihracatta rekabet gücünü ve istihdamı artırıcı ve tarım alanında iştigal edenlerin refahını yükseltecek politikalar uygulanmasıdır. Bu politikaların etkin olarak yürütülmesi için de uygun idari ve teknik yapıların varlığı olmazsa olmaz bir gerekliliktir.

Ülkemizde tarım sektörüne yıllardır duyulan ilgi eksikliği ve doğru tarım politikalarının etkin olarak uygulanmaması tarımdaki sorunların artarak devam etmesine yol açmıştır. Tarımda sorunların temeline inebilen, sermayesi kuvvetli, sürdürülebilir ve rekabetçi politikalar yerine; köklü çözümler üretmeyen, yanlış ve günübirlik politikalar ile idare edilmeye çalışılmış, bu nedenle de Türk tarımı ve çiftçisi dünya ölçeğinde geri kalmıştır. Bu geri kalma süreci sonucunda da Türk çiftçisi üretemez hale gelerek tasfiye sürecine sokulmuştur. Tarımla ilgili Bakanlığın adı ne olursa olsun, Türk tarımı ve Türk çiftçisi milli politikalar ile bu tasfiye sürecinden çıkarılıp, ülke ekonomisine katkı yapan, diğer sektörleri destekleyici ve güçlendirici politikaları uygulayacak bir yapıya kavuşturulmalıdır. Bu Bakanlık, ülke tarımını ve çiftçisini doğru politikalar ile yönlendirmeli, destekleme politikalarını Türk tarımının durumu dikkate alınarak uygulamalı, çiftçimizin ve ürünlerimizin dünya ile rekabet edebilirliğini sağlamalı, gıda güvenliğini sağlamak için gıdanın, çiftlikten sofraya gelinceye kadar bütün aşamalarını izleyebilmeli ve denetleyebilmelidir. Tarımla ilgili Bakanlık, hükümetlere göre değişen değil, sürdürülebilir bir milli tarım politikalarını etkin olarak uygulayacak şekilde yapılandırılmalıdır. Kısa, orta ve uzun vadede hedefleri olmalıdır. Bu hedeflerin sağlanması için; – Tarımsal üretimi ekonomik anlamda sürdürülebilir ve rekabet edebilir bir yapıya kavuşturacak politikalar ortaya konulmalıdır. – Geleneksel ve aile içi üretim anlayışından ekonomik ve altyapısı güçlü tarım işletmeciliği şekline dönüştürecek politikalar uygulanmalıdır. – Gıda güvencesi sağlanmalıdır. -Birincil üretimden tüketim aşamasına kadar gıda güvenliği sağlanmalı, bu süreçte izlenebilirlik ve kontroller etkin bir şekilde uygulanmalıdır. -Tarımsal üretim maliyetlerinin düşürülmesine yönelik politikalar ortaya konulmalıdır. -Tarımsal ürün fiyatlarının sağlıklı bir şekilde oluşmasını sağlayacak tedbirler alınmalıdır. -Pazarlama sorunlarının çözümüne yönelik örgütlenme ve gerekli altyapılar kurulmalıdır. -Ziraat mühendislerinin ve tarımla ilgili hizmet veren diğer meslek gruplarının etkinliğinin ve özlük haklarının iyileştirilmesi sağlanmalıdır. Ülkemizde mevcut Tarım ve Köyişleri Bakanlığının bir kuruluş yasası bulunmamakta 441 sayılı KHK ile görevlerini sürdürmektedir. Tarımla ilgili Bakanlığın bir yasasının olması mutlaka gereklidir. Yeniden yapılanma amacıyla Bakanlığın ismi kamuoyunda “Tarım ve Gıda Bakanlığı” olarak ifade edilmesi uygun görülmektedir. Çünkü, tarımsal üretim bitkisel, hayvansal ve su ürünleri kaynakları ve bu süreci izleyen bir üretim zincirini takiben yapılan bir ekonomik faaliyet sonuçta ürünler insan tüketimine sunulmak üzere ticareti yapılmaktadır.

Tarım ve Köyişleri Bakanlığı’nın yüklendiği misyon ve yürütmesi gereken görev ve hizmetler ile buna mukabil sahip olduğu idari ve teknik alt yapı dikkate alındığında, bunların birbiriyle örtüşmediği ve Bakanlık teşkilatının bir yeniden yapılanma ihtiyacı içinde olduğu muhakkaktır. Bakanlık tarafından yürütülen tüm hizmetler, ülke geneline şamil olduğundan yapılanma merkez ve taşra teşkilatını birlikte kapsamalıdır. Merkezde oluşturulan Genel Müdürlüklerinin (ana hizmet) 81 İlde uygulayıcı izdüşümü taşra birimleri oluşturulmalıdır. Buna göre, merkezde kurulan Genel Müdürlüklerin dikey izdüşümü şubeleri illerde oluşturulmalıdır Bakanlık teşkilat yapısı yeni bir yaklaşımla ve çağdaş yeniliklere göre düzenlenmelidir. Bakanlık içinde oluşturulacak yeniden yapılanmada birimler arasında yetki kargaşası önlenmeli, ülke genelinde hizmetlerin etkin ve verimli olarak yürütülmesi sağlanmalıdır. Oluşturulacak ana hizmet birimleri konu bütünlüğünü sağlamalıdır. Bu arada, yetki, kaynak ve imkânlar belli bir kurumda toplanarak özellikle gıda kontrolü konusunda yerel idarelerle yaşanan yetki kargaşası önlenmelidir. Risk analizleri konusunda, risk değerlendirmesi ve risk yönetiminin kurumsal olarak birbirinden ayrılması gerekmekte olup risk değerlendirmesi konusunda faaliyet gösteren EFSA benzeri bilimsel ve bağımsız yapıda bir “Ulusal Gıda İdaresi” ülkemizde kurulmalıdır.

Bakanlığın yenide yapılandırılmasında oluşturulması gereken ana hizmet Birimleri aşağıdaki şekilde belirlenmelidir.

1.Bitkisel Üretim ve Bitki Sağlığı Genel Müdürlüğü: Bu genel müdürlüğün görev alanı; bitkisel üretimde verimliği ve ürün çeşitliliğini geliştirmek, bitkisel üretim teknikleri, tohum hizmetleri, üretim girdileri ve teknolojilerinin kullanım uygunluğunu ve standartlarını belirlemek, izin-tescil-sertifikasyon işlemlerini yürütmek, zirai karantina, ayrıca izin bunlarla ilgili her türlü eğitim ve araştırmayı yapmak, yaptırmak olmalıdır. Genel Müdürlük, bünyesinde ve taşra teşkilatında bağlı çalışacak personelin görev ve sorumluluklarını belirlemek ve personel hareketlerini teklif etmelidir.

2.Hayvansal Üretim ve Hayvan Sağlığı Genel Müdürlüğü: Bu genel müdürlüğün görev alanı; hayvansal üretim, hayvancılık, hayvan hareketleri ve karantina, sertifikasyon, zoonoz, aşı-serum-ilaç üretim ve tescili, laboratuvar, hayvan refahı ve hayvan sağlığı hizmetlerinin daha etkin ve koordineli yürütülmesi amacıyla bir bütün halinde hayvancılık hizmetlerini  kapsamalıdır. Ayrıca görevleriyle ilgili her türlü eğitim ve araştırmayı yapmak veya yaptırmaktır. Genel Müdürlük bünyesinde ve taşra teşkilatında bağlı çalışacak personelin görev ve sorumluluklarını belirlemek ve personel hareketlerini teklif etmelidir.

3. Gıda İşleri Genel Müdürlüğü: Bu genel müdürlüğün görev alanı; gıda ve yem maddelerinin izin-tescil, denetim, kontrol ve laboratuvar hizmetlerini yürütmek, gıda-yem güvenliği ve kontrolü konusunda tüm önlemleri almak, politikalar oluşturmak, bu konularla ilgili usul ve esasları belirlemek, görevleriyle ilgili her türlü araştırmayı yapmak veya yaptırmaktır. Genel Müdürlük bünyesinde ve taşra teşkilatında bağlı çalışacak personelin görev ve sorumluluklarını belirlemek ve personel hareketlerini teklif etmelidir.

4. Su Ürünleri Genel Müdürlüğü Bu genel müdürlüğün görev alanı; su ürünleri tescil, kontrolü konusunda tüm önlemleri almak, politikalar oluşturmak, tescil ve laboratuvar hizmetlerini yürütmek, denetlemek ve bu konularla ilgili usul ve esasları belirlemek, stok tespiti uygulama ve politikaları belirlemek ve uygulanmasını sağlamak, görevleriyle ilgili her türlü araştırmayı yapmak veya yaptırmaktır. Genel Müdürlük bünyesinde ve taşra teşkilatında bağlı çalışacak personelin görev ve sorumluluklarını belirlemek ve personel hareketlerini teklif etmelidir

5. Kırsal Kalkınma Genel Müdürlüğü Bu genel müdürlüğün görev alanı; kırsal kalkınma kapsamındaki uygulamaları yapmak, tarım reformu çalışmaları, toprak ve sulama hizmetleri, arazi toplulaştırma hizmetleri, yayım, el sanatları faaliyetlerini yönlendirmek, kooperatifler, birlik ve diğer üretici örgütlerinin kurulmasına izin vermek, denetlenmesi ve tüm tarımsal desteklemeleri koordine etmek, toprak-su-gübre hizmetleri ile araştırmaları yapmak veya yaptırmaktır.

Genel Müdürlük bünyesinde ve taşra teşkilatında bağlı çalışacak personelin görev ve sorumluluklarını belirlemek ve personel hareketlerini teklif etmelidir. Bunların dışında Bakanlık bünyesindeki mevcut Personel Genel Müdürlüğü, AB ve Dış İlişkiler Dairesi Başkanlığı, İdari Mali İşler Dairesi Başkanlığı, Yayın Dairesi Başkanlığı gibi birimlerin daha etkin çalışabilmesi için diğer Bakanlıklardaki örnekler ve ihtiyaçları karşılama durumu da dikkate alınarak yeniden yapılandırılması gerekmektedir. Teftiş Kurulu Başkanlığı Muhafaza Edilmeli, Teşkilatlanma ve Destekleme Genel Müdürlüğü bünyesindeki kontrolörler aynı işlevi ile Kırsal Kalkınma Genel Müdürlüğü İçerisinde yer almalıdır Strateji Geliştirme Başkanlığı bünyesinde mevzuat Dairesi oluşturularak Bakanlık bünyesinde hazırlanan mevzuatın koordinasyonu yeniden etkin olarak sağlanmalıdır. Ayrıca AB uyum çerçevesinde çıkartılan tarımla ilgili mevzuatlarda yapılacak değişikliklerin ülkemizin gerçek gereksinmelerini karşılayacak şekilde düzenlenmesi gerekmektedir. AB’ye üyelik konusundaki belirsizlikler bulunsa dahi yürütülen çalışmalar sayesinde, Türkiye’nin tarım ve gıda konusunda teknik ve idari alt yapısı güçleneceğinden, bölgesinde güçlü bir Türkiye olacağı kesindir. Bu nedenle, Ülkemiz tarım potansiyeli harekete geçirilerek ülkemizin, bölge ve dünya ülkeleri ile rekabet gücünün artırılması için gerekli politikaların uygulanması en akılcı yoldur. Tarım ve gıda konusunda ürün çeşitliliği ve pazar gücü açısından bölgesinde güçlü bir Türkiye’nin bulunması hayati öneme haizdir. Sürekli gelişen bir coğrafyada bulunan ve stratejik konumdaki Türkiye’nin, sağlıklı bir gıda güvenliği sistemine kavuşması gerekmektedir.

Bu nedenle, Türk Milletinin, Türk tarımının ve Türk sanayicisinin korunması, gelişmesi ve dünya ile rekabet gücünün artırılması için yasal düzenlemelerin uygulamaya geçirilmesi gerekmektedir. Tarım Reformu Genel Müdürlüğünün toprak reformu açısından kapsadığı görevler ve işlevi stratejik önemini artırmaktadır. Bu nedenle Tarım Reformu Genel Müdürlüğü Bakanlığın bağlı kuruluşu olarak hizmetlerini sürdürmelidir. Bakanlığın yeniden yapılanması durumunda dikkate alınması gereken en önemli konuların başında daha iyi ve kaliteli hizmet üretebilmek için Bakanlık personelinin özlük haklarının iyileştirilmesi konusunda mutlaka düzenleme yapılmalıdır.  Bakanlığın teknik ve idari kadrolarında uzun yıllar görev almış ve büyük özveriyle çalışmış meslektaşlarımızın özlük haklarının iyileştirilmesi ile ücretleri konusunda daha yüksek olanaklara sahip diğer kurumlardaki meslektaşları eşitlenmesi sağlanmalıdır. Bakanlıkta 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 4/B ve 4/C statülerinde çalışan meslektaşlarımızın, ayrıca 4857 sayılı İş Kanunu kapsamında işçi statüsünde çalışan meslektaşlarımızın sorularının çözülmesi için 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 4/A statüsüne geçirilmesi gerekmektedir. Tarım ve Gıda Bakanlığı kanun tasarısında tarım uzman ve tarım uzman yardımcısı diye bir tabir var. Tarım uzmanı olmak için ziraat mühendisi olmayı gerektirmeyen, ingilizce bilen her hangi bir lisans mezunu olmak yeterli şeklinde bir yaklaşım vardır, yani hukukçu, iktisatçı, işletmeci v.s. tarım uzmanı olabiliyor. Bir hukukçu veya işletmeci sözde uzmanı olduğu tarım konusunda hangi çiftçinin sorunun çözecek gerçekten merak konusudur, mesleğimizin geleceği ile oynanmakta meslektaşlarımız tarım bakanlığında ve sahada uzaklaştırılmak istenmektedir. Bu yanlışlığın bir an önce düzeltilmesi gerekmektedir. Diğer Bakanlıkların denetim alanı içerisinde bulunan (lisanslı depo, tarım satış kooperatifleri, köylere hizmet götürme birlikleri v.s) görevlerin Bakanlık bünyesinde toplanması gerekmektedir. Böylece tarımla ilgili tek bir otorite sağlanmış olacaktır. Tarımla ilgili hazırlanan tüm mevzuatlarda Türk Ziraat Yüksek Mühendisleri Birliği ve diğer sivil toplum kuruluşlarının

DİĞER HABERLER
Açlığın Tek Nedeni; Adaletsiz Bölüşüm!

29 Ağustos 2010. 04:29
0 0 Oylar
Okuyucu puanı:
Abone ol
Bildir
guest

1 Yorum
Eskiler
En Yeniler
Inline Feedbacks
Bütün yorumları gör
ilker
ilker
13 yıl önce

Türk Milletinin, Türk tarımının ve Türk sanayicisinin korunması, gelişmesi ve dünya ile rekabet gücünün artırılması için yasal düzenlemelerin uygulamaya geçirilmesi gerekmektedir.

This site is protected by reCAPTCHA and the Google Privacy Policy and Terms of Service apply.
1
0
Düşünceleriniz bizim için önemlidir, lütfen yorum bırakınız.x