Su Parasına İran’a Piliç Eti İhracatı

AB ülkelerinin piliç eti ihracatına şu anda çeşitli engeller koyarak karşı çıkmalarının ardından Türk Tavukçuluk Sektörü gözünü Türki devletlerinin ardından İrak başta olmak üzere İran ve Arap ülkelerine çevirdiler.Bu ülkelere  ihracatı gerçekleştirmek için de bir çok yöntem uygulası yapıldığına şahit oluyoruz.Tavukçuluk sektörümüzün son gözdesi İran.

SU PARASINA PİLİÇ ETİ İHRACATI

Şu sıralar kırmızı et krizi nedeniyle fırlayan piliç eti fiyatlarının kilosu  8-10 lira iken, İran’a 1.8 Amerikan doları yani 2 lira 60 kuruştan bağlantı yapılarak mal gönderilmeye  çalışılıyor.Bu rakamlar İran’a mal gönren firmalara ihracatçıların verdikleri ve bir çok entegre firmalarımızın da kabul ettiği fiyattır.İran’da bayilik  vererek ürünlerinin tanıtımı için büyük gayret sarfeden firmalar ucuz yapılan piliç eti ihracatının  normal bir ticaret uygulaması olduğunu söylüyorlar.

DAHA ÖNCE YAPILAN İHRACAT 3 TL CİVARINDA

Ege İhracatçı Birliklerinden aldığımız kanatlı eti ve sakatatı 2010 yılı aylik ihracat miktarlarina gore, Ağustos sonuna kadar İran’a yapılan toplam ihracat 1.600 ton olup bunun 40 tonu Nisan’da, 153 tonu Temmuzda ve 1.407 tonu Ağustos ayında ihraç edilmiştir. Bu ihracat karşılığı sağlanan toplam değer 3.315.222 ABD Dolarıdır. Yani kilosu ortalama 2,07$ dan ihrac edilmistir. Bu da yaklaşık 3 TL/kg eder. Bu gelire ilaveten çok ufak da olsa 26$/Ton ihracat iadesini de hesaba katmak gerekir

AMAÇ PİYASA OLUŞTURMAK

İran’a gönderilen ucuz piliç eti ile ilgili olarak görüştüğümüz bazı entegre kuruluşlar bu bağlantının ileride bir piyasa oluşması için yapıldığını söylediler.İran’a gönderilen malın ürettikleri ürün karşısında önemli bir yer tutmadığını söyleyen kuruluşlar “Bu fiyatı göze almamızın en büyük nedeninn ileride markalarımızın İran halkı tarafından bilinir bir hale gelmesini sağlamaktır.Bunun için de ettiğimiz ihracat zararı bizim için önemli değil.Bu ihracatın bir tanıtım harcaması olduğunu kabul etmemiz gerekir”dediler.

DOMUZUN İHRACATTA ÖNEMİ

Türki devletler dahil İran,Irak ve ortadoğu ülkelerinde Türk pilicine rağbetin çok ilginç bir nedeni de AB ve Güney Amerika  kökenli piliçlerin orada yemlerinin içinde domuz et-kemik unu kullanılmasının tesbitinin rolü de büyük

HELAL KESİM HIZALDI

İran ve bazı arap ülkelerinin “Helal Kesim” istemelerinin ardından entegre  piliç kuruluşlarımızın bir bölümü bu istekleri yerine getirmeye başladılar bile.Bununla ilgili olarak ikesimler makine ile değil, elde ve islami usullere göre  yapılmaya başladı.Kuru kesim tabir edilen yöntemle yapılan kesimler arap ülkeleri tarafından rağbet görmeye devam ediyor.

AMBARGODA PARA TAHSİLATI

İran’ın nükleer faaliyetleri ile ilgili olarak ABD tarafından Birleşmiş Milletler’den ambargo kararı aldırmasının ardından Türk-İran ticaret hareketliğinde çeşitli değişiklikler oldu.İran’a mal sevk eden firmalar alacaklarını bir çok aracı ile tahsil etmeye başladılar. Bu aracıların en çok kullanılanları ise Türkiye’de faaliyet gösteren bazı ünlü kuyumcular.İran’a mal gönderecek olan Türk firmaları  ihracat edecekleri malın karşılığını bazı kuyumculardan tahsil ederek gönderilerini öyle yapıyorlar.İran yaptırımı ile ilgili olarak ta ambargolu bankaların listesi açıklandı:

İşte yasaklı bankalar

Bank Sepah
Bank Melli
Arian Bank
Bank Mellat
Kargoshae Bank
Persia International
Post Bank
Bank Saderat

ABD ambargosunu Silopibank deldi

ABD’nin İran’a başlattığı ambargoyu aşmak için Türk, İran ve Iraklı işadamları ilginç bir yöntem buldu. Buna göre para hareketleri Silopi’deki aracılar üzerinden sağlanıyor
 
İran’ın nükleer faaliyetleri nedeniyle Birleşmiş Milletler’den ambargo kararı aldıran ABD ve AB’nin, fişlemesinden korkan Türk, İran ve Iraklı işadamları, yeni bir bankanın doğmasına neden oldu.Bankacılar arasında Silopibank olarak nitelendirilen sistem ile, üç ülkenin iş adamlarını paralarını Silopi ve çevresinde bulunan aracılar vasıtasıyla tahsil ediyor. Bu sistemde dolaşan kaynağın ise milyar dolara ulaştığı belirtildi. Silopibank’ta dönen paranın birçok bankanın aktif büyüklüğünden daha fazla olduğu tahmin ediliyor.  ABD’li heyet geçtiğimiz günlerde Türkiye’ye yaptığı ziyarette, Türk işadamı ve bankalarına İran ile işbirliği yapmamaları konusunda uyarıda bulunmuştu. Yapılan araştırmalarda, sistem üzerinden milyonlarca dolarlık bir işlem  yapıldığı belirlendi. Bu sisteme göre, İran ve Irak’taki bankacılık sektörünü kullanmak istemeyen iş adamaları, ağırlıklı olarak Silopi’de bulunan aracı kişilere bavulla veya başka yollarla para gönderiyor.

SİSTEM NASIL ÇALIŞIYOR?

Söz konusu kişi de, İran veya Irak’daki işadamına mal gönderecek Türk işadamlarıyla irtibata geçerek, parayı bir şekilde Türk işadamlarına veriyor. İran’dan gelen paralar Kuzey Irak üzerinden Türkiye’ye giriyor. Türk işadamı da, malını gönderiyor.

BDDK ve bankacılık kaynakları, bu yöntemle Türkiye’ye giren paranın miktarını tam olarak tespit edemiyor. Ancak, Merkez Bankası’nın ödemeler bilançosunda yer alan ve sık sık tartışma konusu olan kaynağı belli olmayan varlığın bir kısmının bu yöntemle Tükkiye’ye gelen paralardan oluştuğu tahmin ediliyor. Bu sistemde aracıların kendi aralarında özel güvenlik uygulamaları oluşturduğu da belirtiliyor.

FİRMALAR ARALARINDA MAHSUPLAŞIYOR

Bu sistemle iş yapan firmaların, kendi aralarında mahsuplaşma sistemi de geliştirdikleri belirlendi. Örneğin İran’ın Türkiye’ye sattığı gazın bedeli İran’a transfer edilmiyor. Para, Türk firmalarının İran’dan olan alacaklarının ödenmesinde kullanılıyor. Böylece, iki firma da alacağını tahsil ediyor.

ABD: Hedefimiz İran’a Tam Bir Ambargo Uygulanması Değil

 ABD Dışişleri Bakanlığında nükleer silahların yayılmasının önlenmesi ve silahların kontrolü konusunda özel danışman olarak görev yapan Robert Einhorn, İran’a yaptırımlar konusunda BM Güvenlik Konseyi’nin kararı ve alınan ulusal tedbirlerin hedefinin, İran’a “tam bir ambargo” uygulanması olmadığını belirterek, “İran ile komşuları arasında yasal ticaret devam edebilir ve etmeli” dedi.

ABD Hazine Bakanlığı, özel danışman Einhorn ve ABD Hazine Bakanlığı’nın terör finansmanı ve mali suçlardan sorumlu müsteşar yardımcısı Daniel Glaser’ın hafta içinde Tokyo’yu ziyaretleri sırasında ABD’nin Tokyo Büyükelçiliği’nde düzenledikleri basın toplantısının dökümünü yayımladı.

Buna göre Einhorn, toplantıda bir gazetecinin, “Türk şirketlerin İran’a petrol ürünleri satmaya başladığı, İran ile Dubai üzerinden yapılan ticaretin bir kısmının Türk limanlarından yapılmasına çalışılacağı” yönündeki haberleri hatırlatarak, “Bu tür çabaların İran’a karşı yaptırımlara etkisini nasıl görüyorsunuz?” şeklinde bir soru sorması üzerine şunları kaydetti:

“İran’ın komşularının, İran ile çeşitli türlerde ticaretinin olduğu açık ve  BM Güvenlik Konseyi kararı ile ulusal tedbirlerin hedefi, İran’a tam bir ambargo uygulanması değil. İran ile komşuları arasında yasal ticaret sürebilir ve sürmeli, ancak BM Güvenlik Konseyi’nin kararında, İran’a büyük kategorilerde silahların gitmesini engelleyen, İran’dan silah transferini ve bunun yanında geniş çapta yasadışı faaliyeti yasaklayan kesin hükümler var. İran’ın tüm komşularını, kararları içtenlikle uygulamaları için teşvik edeceğiz, ancak onları, İran’a tam bir ambargo uygulamaya zorlamayacağız”.