Alman Tavukçulara ‘Biyodizel’ Darbesi


Alman Tavukçulara ‘Biyodizel’ Darbesi

Almanya 2011 yılına yeni bir gıda skandalıyla merhaba dedi.

Dioksin kaynaklı gıda skandalının, biyodizel üreticisi Hollandalı bir firmanın Schleswig-Holstein eyaletinde, biyodizel için üretilmiş yağı, yem üretiminde kullanmasından kaynaklandığı bildiriliyor. Söz konusu yağın sadece teknik amaçlarla kullanılmaya uygun olduğu bildiriliyor. Orada üretilen hayvan yemlerinin Almanya’nın çeşitli eyaletlerindeki kümes hayvanları ve domuz çiftliklerine dağıtıldığı belirtiliyor.

Hayvan besi maddelerinde yüksek oranda Dioxin çıkmasının nedeni ise, besilerde kullanılan tarımsal yağlar. Yetkililer, hayvan besilerinden daha fazla para kazanmak isteyen besi üreticilerinin besi maddelerine “teknik yağ” kattıkları, bu yola başvurmalarının nedeninin bu tür yağların daha ucuz olması olduğunu bildiriyor. Almanya’da, yaklaşık dört ay önce de, Ukrayna’da gelmiş olan hayvan besilerindeki yüksek oranda Dioxin’den dolayı benzer ancak daha küçük düzeyde bir gıda skandalı yaşanmıştı.

Federal Tüketiciyi Koruma ve Gıda Güvenliği Kurumu’nun bir sözcüsünün Westfalen-Blatt’a yaptığı açıklamada, Scheswig-Holstein’daki bir yem üreticisinin, teknik yağ karışımını, “yem yağı” olarak kullandığını bildirdi. Verilen bilgilere göre Aşağı Saksonya Eyaletinde bu türden 527 ton yem yağı, eyaletteki yeni yem üretim fabrikasına dağıtıldı. KRV eyaletinde ise üç, Hamburg ve Sachsen-Anhalt eyaletlerinde birer yem üretim fabrikası bu yağları kullanmış oldu. Sözcü, toplam 12 yem üretim fabrikalarının bu eyaletlerin dışında Thüringen, Sachsen ve Brandenburg eyaletlerine yemleri dağıttıklarını bildirdi. Şimdi, marketlerdeki raflarda yer alan 120 bin yumurtanın da yüksek oranda dioksin barındırıyor olabileceğinden endişe ediliyor. Sözcü, “Bir kaç bin yumurtayı marketlerden geri istedik.” dedi.

Avrupa’nın bir çok yerinde tarlalarda, başta biodizel üretimi olmak üzere endüstriyel üretim için kullanılmasından dolayı yüksek oranda Dioxin’in mevcut olduğu, bu nedenle bu tarlalar kaynaklı besi üretimleri ve hayvancılığın büyük risk altında olduğu bildiriliyor. Avrupa’da, endüstriyel amaçlı kullanılan tarla ve bahçelerdeki kimyasal kalıntılar nedeniyle Dioxin miktarının yüksekliği yetkilileri endişelendiriyor.

Avrupa’da, yüksek Dioxin oranı barındıran tarlalarda otlayan sığır ve koyunların et ve sütünün de bundan etkilenmiş olabileceğinden endişe ediliyor. Almanya’nın Kuzey Ren Vestfalya (KRV) eyaletinde dışarıda otlayan sığırlarda yapılan testlerde de normal sınırın üzerinde zehirli maddelere rastlandı.

DİĞER HABERLER
Beyaz ette hedef büyük

 TÜRKİYE YURTDIŞINDAN YEMLİK YAĞ İTHAL ETMİYOR

 Bu konu ile ilgili olarak bir sitemize bir  açıklama yapan  yemlik yağ sektörü yetkilileri, Türkiye’nin yurtdışından yemlik yağ ithal etmediğini vurgulayarak ülkemizde Almanya’da başgösteren bir skandala maruz kalmayacağı belirtildi.Türkiye’de yemlik yağların gerek bakanlık ve gerekse entegre firmalar tarafından laboratuvar analizlerinin sürekli yapıldığına dikkat çekildi.Tüketicilerin bu konuda rahat olmaları istendi.(Kaynak Çiftlik Dergisi ve cha)

Almanya Federal Tüketiciyi Koruma Bakanlığı Olayı İnceliyor
 
Almanya’da bir fabrikanın ürettiği 500 tondan fazla yemin kanserojen dioksin maddesi içerdiği ortaya çıktı. Yüzlerce çiftlik mühürlendi. Tavuk çiftliklerinde itlaflar başladı.

Federal Tüketiciyi Koruma Bakanlığı sözcüsü tavuk, hindi ve domuz çitfliklerinde kullanılan yeme, sanayide kullanılan bir yan ürünün karışmasının, et ve yumurtada dioksin oranının yükselmesine neden olduğunu saptadıklarını açıkladı.

Bakanlık sözcüsü, Schleswig Holstein’daki yem fabrikasında üretilen dioksin oranı yüksek yaklaşık 527 ton yağ içeren yan ürünün Aşağı Saksonya, Kuzey Ren Vestfalya, Hamburg ve Saksonya Anhalt eyaletinde bulunan 12 yem fabrikasına sevk edildiğini belirlediklerini söyledi.

Almanya Federal Tüketiciyi Koruma Bakanlığı yetkilileri, söz konusu fabrikalarca üretilen yemin de Aşağı Saksonya, Kuzey Ren Vestfalya, Thüringen, Saksonya ve Brandenburg eyaletlerinde bulunan çiftliklere satılarak gıda zincirine karıştığını saptadığını saptadıklarını ifade ettiler.

Dioksin, birçok uzman tarafından yüksek oranda alınması halinde kanser riskini artıran bir madde olarak değerlendiriliyor.

Dioksinli yem vakalarının saptandığı eyaletlerin ilgili bakanlıkları, konuyu dün bir video konferansta değerlendirerek alınabilecek önlemleri tartıştılar.

Aşağı Saksonya eyaletinde tavuk, domuz ve hindi üreten bin kadar çiftliğin mühürlenmesi kararlaştırıldı.

Saksonya eyaletinde de çok sayıda çiftliğin kapatılması kararlaştırıldı. Kuzey Ren Vestfalya eyaletine bağlı Soest’te dioksin oranı yüksek yemden yediği saptanan 8 bin kadar tavuk itlaf edildi.

Kuzey Ren Vestfalya’nın Soest kentinde görev yapan veteriner Wilfried Hopp, dioksin oranı yüksek yaklaşık 120 bin yumurtanın raflarda yerini almış olma ihtimali üzerinde duruyor. Hopp, bunlardan bir kısmının iade edilebileceğini belirtiyor.

DİĞER HABERLER
Kayısı ile beslenen piliçler daha sağlıklı ve etli çıktılar

Salgın hastalıklar alanında faaliyet gösteren Federal Risk Değerlendirme Enstitüsü (BfR) sözcüsü, “Tüketiciler açısından ciddi bir tehlikenin söz konusu olmadığını“ belirtti.

Thüringen eyaletinde de dioksin içeren yemlerin çiftçiler tarafından kullanıldığı anlaşıldı. Yetkililer, bu yemlerle beslenen domuzların kasaplara satılmış olduğunu belirledi. Saksonya eyaletinde de iki çiftlikte başlatılan inceleme halen devam ediyor.

Yem fabrikası nerede yanılmış?

Alman Çiftçiler Birliği olayın sorumlularını çiftçilerin zararını karşılamaya çağırdı. Çiftçiler Birliği, aksi halde çok sayıda işletmenin kapılarına kilit vurma tehdidiyle yüz yüze olduğunu söyledi.

Olayın sorumlusu olarak görülen Harles & Jentzsch şirketinin merkezinin bulunduğu Schleswig Holstein eyaletinde Itzehoe Başsavcılığı, olayla ilgili soruşturma başlattı. Harles & Jentzsch yem fabrikasının genel müdürü Siegfried Sievert, iddiaları doğruladı.

“Westfalen-Blatt” gazetesine konuşan Sievert, olaya, palmiye, soya ve kanola yağından biyoyakıt üretimi sırasında açığa çıkan ve yağ içeren yan ürünün, yem üretiminde de kullanılabileceği yolundaki yanılgının neden olduğunu“ belirtti. (Kaynak:Deutsche Welle)

  OLAYIN AYRINTILARI İNCELENİYOR 

Bu olay ile ilgili olarak İnternet medyasına düşen haberlerden öğrendiğimize göre skandalın boyutları da ortaya çıkıyor.Veteriner Portal sitesine açıklama gönderen Almanya’nın Berlin şehrinde yaşamına sürdüren  vatandaşlarımız şu bilgileri vermeye devam ediyorlar.Aynen yayınlıyoruz;

“Güney Almanya’nın belirli bölgelerinde de bu risk var. Özellikle Oberbayern ve Oberpfalz’a kuzeydeki ciftliiklerden yumurta satışı yapıldığı ortaya çıkmış ve bu yumurtaların birçok pastanede kullanılmış olma olasılığının da yüksek oldugu söyleniyor.

 Radyolarda, yumurta alırken dikkat edilmesi gereken hususlar sıralanırken yumurta üstündeki seri numarasına dikkat edilmesi gerektiği salık veriliyor.

 Serdar Alpyılmaz – Bayern Veteriner Hekim”

Almanya’da meydana gelen yem olayını Veteriner Portal  internet sitesine duyuran Mesut Berker’in gönderdiği e-posta;

 “Bavyera’da bu liste üyesi bir Türk arkadaşımızın olmasına memnun oldum.

 Olay yavaş yavaş gelişiyor. Toplam 3000 (üç bin) ton yem satılmış. Anlaşılan her yere sığır vs üreticileri de bunları kullanmış uzun zamandır. süpermarketlerden de vatandaşlar alıp afiyetle yemişler.

DİĞER HABERLER
Keskinoğlu Yatırım ve Yeniliklere Doymuyor…

 İş çok dağılıyor mesela yumurtalı makarnalara kadar girmiş. Bakalım sonuç ne olacak?

Bir konuda fikrinizi almak isterim (mümkünse tabii)

 Almanya’daki bazı tv programlarında Çernobil olayı esnasında radyoaktivite alan yağmur bulutlarından Türkiye, Romanya vs derken Almanya’nın Bavyera ve Baden-< Württemberg bölgelerine de radyoaktif yağmur yağdığı ve maalesef topraktan her tarafa sığır, sebze, süt vs vs gibi bu bölgelerde üretilen gıda maddelerine de geçtiğinden bahsediliyor, ölçümler gösteriliyor.

Medya ve Alman resmi mercileri her zaman olduğu gibi olayı biraz hasıraltı ediyor anlaşılan.

 Bu konuda düşünceleriniz nedir acaba?

 Pek çok arkadaşım ve ben şahsen yukarıda belirttiğim  bölge kökenli gıda maddelerini almamağa özen gösteriyoruz bir de özellikle de Karadeniz bölgesi çaylarını.

 Bir kaç sene önce Trabzon üniversitesi’ndeki çevre konulu bir sempozyumda öğretim üyeleri Karadeniz bölgesindeki (kısmi de olsa) radyoaktivite olayını doğrulamışlardı.

En iyi dileklerimle”

TÜRKİYE’DE SORUN YOK

Bu arada diyoksinli yumurtaların İngiltere pazarına da girdiği bildirildi.   Bu konu ile ilgili olarak bilgi veren Yumurta Üreticileri Merkez Birliği (YUM-BİR) Genel Koordinatörü Hüseyin Sungur ise Türk tüketicinin içini rahatlattı.

Almanya’da başlayan yumurta krizinin Türkiye için bir tehdit oluşturmadığını söyleyen Hüseyin Sungur, Türkiye’nin bahsi geçen ülkelerle herhangi bir yumurta veya yem ticaretinin bulunmadığını söyledi. Diyoksin maddesinin bir hastalık veya bir virüs olmadığı için ithalatı yapılmadıkça diğer ülkelere yayılma riski olmadığını söyleyen Hüseyin Sungur, Türkiye’nin yumurta bakımından dünyada ihracatçı ülke konumunda olduğunu dolayısıyla endişelenecek bir durum olmadığını belirtti.

Yumurtalardaki kirlenmenin bir Alman şirketi tarafından dağıtılan zehirli yemlerden kaynaklandığını belirten Hüseyin Sungur, “Türkiye’nin Avrupa’dan yem ithalatı da söz konusu değil. Türkiye’deki bütün yemler Tarım Bakanlığı’nın denetiminde olduğu için bu konuda da herhangi bir risk yok” dedi.

 .


4 Ocak 2011. 16:47
0 0 Oylar
Okuyucu puanı:
Abone ol
Bildir
guest

0 Yorum
Inline Feedbacks
Bütün yorumları gör
This site is protected by reCAPTCHA and the Google Privacy Policy and Terms of Service apply.
0
Düşünceleriniz bizim için önemlidir, lütfen yorum bırakınız.x