Kırmızı Et Konseyi: ‘Bu şartlarda yatırımı Devam Etirmemiz Hayal’


Ulusal Kırmızı Et Konseyi Yönetim Kurulu Başkanı Melek Us, ette maliyetler düşmediği sürece üreticinin üretim yapmaya devam edemeyeceğini ifade ederek, “Bu şartlarda, teşvikler verilmediği ve gümrük vergileri artırılmadığı sürece, hiç kimse yatırıma devam etmez” dedi.
 
Türkiye’de şu anda kırmızı etin üretim maliyetinin 16-17 lira olduğunu, daha ucuza üretmenin mümkün görünmediğini belirten Us, devletin sektörün rekabet edebileceği oranda gümrük vergisi koyması gerektiğini, et ile kasaplık hayvanın vergisinin aynı olamayacağını söyledi.

Et ithalatıyla maliyetlerin düşemeyeceğinin altını çizen Us, yerli üretimin sürdürülebilmesi için et ithalatında ihtiyaç duyulan ve şu anda yüzde 30 olan gümrük vergi oranlarının yüzde 70-75 seviyesine çıkarılması gerektiğini savundu.

Marketlerin ithal et ile üreticinin yerli etini aynı fiyattan sattığına, ithal etin Türkiye’ye maliyetinin 11 lira olduğuna dikkati çeken Us, şöyle devam etti: “Maliyetler düşmediği sürece, üretici bu maliyetlerle üretim yapmaya devam edemez. Şu andaki maliyetlerle birlikte satış fiyatı 16-17 lira. Eğer siz piyasaya 11 liraya kesilmiş, kemiksiz karkas et sokarsanız adam boşu boşuna kendi hayvanını 16 liraya beslemek için uğraşmaz. Yapılması gereken nedir? Gümrük vergileri, iç piyasadakinin rekabet edebileceği seviyede olması lazım. Gümrük vergileri tespit edilirken iç piyasa dengeleri gözetilmek zorundadır. Et sektörünün sürdürülebilirliğini istiyorsan süte verdiğin teşvikleri ete de vereceksin. Bugüne kadar et sektörüne hiçbir teşvik verilmedi. Süt sektörüne primler veriliyor, ete bir tane bile teşvik yok. Madem ki et sektörü bu kadar problemli destek vereceksin. Bunun kaynağı nereden gelebilir? Devlet, bugüne kadar gelen ithal etten, hayvandan 350 milyon lira gümrük vergisi elde etmiş. Bu gümrük vergisi reel sektöre prim olarak verilebilir.”

-“BÜYÜCÜ DAHİ GELSE BECEREMEZ”-

Melek Us, üretimin de desteklenmesi ve et hayvanı yetiştirtilmesi gerektiğinin altını çizerek, bu işin süt hayvanının erkekleriyle olmadığını, gerçek et ırkı hayvan beslemenin zorunlu olduğunu söyledi.

Bunların damızlık çiftliklerinin de teşvik edilmesi gerektiğini dile getiren Us, şunları kaydetti: “Sütte ürettiğimizi tüketemiyoruz, ette de tükettiğimizi üretemiyoruz.

Türkiye’nin hayvancılıktaki problemi bu. Bu ikilemi çözmek zorunda. Verilen teşvikler sütü daha fazla artırıyor. Ondan sonra süt tozunu ne yapalım diye piyasayı dengelemek için farklı teşvikler veriyoruz. Oysa direkt ete teşvik vermek lazım. Et ırkı hayvanı için 2 lira prim, diğerleri için kilo başına 1 lira prim verilmesi lazım. Devlet, besilik hayvan yatırımlarını destekleyecek.

DİĞER HABERLER
Süt Üretimi Artmaya Devam Ediyor...

Türkiye’de et ırkı hayvan ıslahı, yetiştiriciliği son derece sınırlıdır. Et ırkı damızlık hayvanları ithal edilerek et ırkı hayvan yetiştiriciliği ve beslenmesi özel olarak desteklenmelidir. Başka türlü biz ete elveda deriz. Bu şartlarda, teşvikler verilmediği ve gümrük vergileri artırılmadığı sürece hiç kimse yatırıma devam etmez. Mümkün değil. Et sektörüne yönelik tedbirler alınmazsa üretim durur.

Bazıları bu yönde karar aldı. Bunlar boşuna değil. Hükümete karşı bir blöf değil.

Net ekonomik gerekçelerle yapılıyor.” Durumun düzelmemesi halinde büyük et üreticilerinin aldığı durdurma kararının ardından yavaş yavaş diğerlerinin de geleceğinin altını çizen Us, “Tabii ki üretici bu koşullar altında üretimden çekilecektir. Ne kadar uğraşırsa uğraşsın mevcut maliyetlerle ithal et ile rekabet etmesi mümkün değilir. Üretici maliyeti nereye kadar düşer? Arz-talep olmadığı için buzağının maliyeti düşebilir. Ama onun dışında yem maliyetlerine hiçbir şey yapmadık. Dünyanın en pahalı enerjisini, en pahalı yemini kullanıyoruz. Bunları düşürmeden ne yapılırsa yapılsın, kim olursa olsun, büyücü dahi gelse beceremez” dedi.

-“SÜT SEKTÖRÜNÜN GELİRLERİ DÜŞECEK”-

Büyük süt çiftliklerinden sütlerin erkekleri olan besiye alınacak hayvan çıktığına işaret eden Us, “Artık süt çiftliklerindeki erkekleri de kimse almıyor. Dolayısıyla büyük süt çiftlikleri de zarar görecek. Eskiden erkek hayvanı para ediyordu. Şu anda süt danasını satmaya çalışsanız kilosu 11 liraya… İthal et geliyor 11 liraya… Et ithalatındaki fiyat 10-11 lira iken, hiçbir besici besi danasını 10-11 liraya alıp 6 ay besleyip satmaz. Besilik hayvanlarına talep olmadığı için süt sektörünün gelirleri düşecek, satamayacaklar. Çiftlikler kapanırsa kime satacaklar?” diye konuştu.

Bu konuda Tarım ve Köyişleri Bakanlığına 7 Aralık 2010’da sıkıntıları dile getirdikleri bir mektup gönderdiklerini belirten Us, henüz yazılı bir cevap gelmediğini, ancak toplantılarda konuşulduğunu söyledi.

Melek Us, “Yapılacağına inanıyoruz. Başka türlü olamaz. Vatandaşa ucuz et yedireceğim politikasıyla bu iş olmaz. Üreticinin rekabet edebileceği, daha ucuza üretebileceği şeyler yapılabilir. Somut olarak vatandaş yine ucuz yesin.

Öncelikle yüzde 75 ile piyasada karkas etin fiyatı 14 lira bandına oturtulmalı.

Şu anda piyasada 11’e getirip, fahiş fiyatlara satıyorlar. Halbuki Türkiye’de oturması gereken rakam 14 lira” şeklinde konuştu.

Bakanlık ile kavga etmek istemediklerinin altını çizen Us, “Birlikte ortak çözüm üreteceğimize inanıyoruz. Biz, farklı kesimlerin düşüncelerini bir masada ortaya konulup ortak akıl üretilmesi gerektiğini düşünüyoruz” dedi.

DİĞER HABERLER
Ana olmadan dana olmaz, dana olmadan et ve süt olmaz

Et İthalatında ‘Deli Dana’ kontrolü gevşedi
 
Tarım ve Köyişleri Bakanlığı, et ithalatı yapan firmaların ithal ettiği etlerin tamamından istediği deli dana riskinden ari olduğuna dair test belgesine sınırlama getirdi.

Buna göre, artık deli dana hastalığı görülmeyen ve Dünya Hayvan Sağlığı Teşkilatı’nın sınıflandırmasına göre ihmal edilebilir ve kontrol edilebilir statüde yer alan ülkelerden yapılacak ithalatta bu belge aranmayacak.

Tarım ve Köyişleri Bakanlığı’nın Sığır Eti İthalatında Kontrol Belgesi Alınabilmesi İçin Aranacak Şartlar Hakkında Tebliğde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliği Resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğe girdi. Yeni yapılan değişiklikle et ithalatı yapacak olan firmalara soğuk hava deposuna sahip olma şartı getirilirken, aynı zamanda deli dana riskine karşı alınacak önlemlere de değinildi.

Daha önce Bakanlığın belirlediği şartlara göre etlerin elde edildiği sığırların BSE’den (deli dana) ari olduğuna dair test belgesi fiili ithalat sırasında ibraz edileceği hükmü tek başına yer alırken, yeni tebliğde bu maddeye, “Ancak daha önce BSE vakası görülmeyen ve Dünya Hayvan Sağlığı Teşkilatının (OIE) sınıflandırmasına göre ihmal edilebilir ve kontrol edilebilir statüde yer alan ülkelerden yapılacak ithalatta bu belge aranmaz” ifadesi de eklendi. (Anka)

Sorun 3 yıl içinde çözülür

Et Balık Kurumu Genel Müdürü Bekir Ulubaş, Türkiye’nin yaşadığı et krizinin geçmişten gelen önemli sebepleri olduğunu ifade ederken,et krizinin 3 sene içerisinde çözülebilecek bir problem olduğunu söyledi.

Ulubaş, Türkiye’nin yaşadığı et krizinin geçmişten gelen önemli sebepleri olduğunu ifade ederek, hayvancılık konusunda yetişmiş bilgi sahibi insanların değişik sebepler öne sürdüğünü dile getirdi.

Herkesin kendisine göre bir doğrusu olduğunu belirten Ulubaş, “Ama üç konuda bütün otoriterlerin görüş birliği var. Bunlar; Terör, EBK’nın 90’lı yıllarda 28 işletmesinin özelleştirilmesi.Süt fiyatlarının düşmesiyle süt işletmelerindeki hayvan sayısının azalması. Bu krizin en önemli üç nedeni bunlardır” dedi.

ATO ”Atılan taş et fiyatına değmedi”

ATO, 100 bin ton canlı hayvan ve et ithal edilmesinin et fiyatlarında 29 kuruşluk ucuzluk sağladığı belirtti.
        
ANKARA – Ankara Ticaret Odası’nın (ATO) çalışmasında, 100 bin ton canlı hayvan ve et ithal edilmesinin et fiyatlarında 29 kuruşluk ucuzluk sağladığı belirtildi.

ATO’nun, Tarım ve Köyişleri Bakanlığı ile Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerinden yararlanarak hazırladığı, “Ette fiyat değişimini” mercek altına alan çalışmasına göre, ithalat kararının alındığı Nisan ayında 24,9 lira olan dana etinin kilosu, yıl sonunda 29 kuruş ucuzladı.

DİĞER HABERLER
Ne Olacak Bu Sütün Hali…

Çalışmada, et fiyatlarının el yakar düzeye gelişinin ardından yapılan ithalatla bazı satış noktalarında dana etinin kilosunun 15-16 liraya düştüğü, bazı satış noktalarında 20 liranın altına inmediği belirtilerek, “ithal etle gelen ucuzluk tüketiciye yansımadı” denildi.

TÜİK’in Türkiye geneli tüketici fiyat ortalamalarına göre, 2010 yılı Nisan ayında 24 lira 94 kuruş olan dana etinin kilosu, Aralık ayı sonu itibariyle 24 lira 65 kuruşa geriledi. 9 ayda etteki yüzde 1,1 oranında fiyat düşüşü, tüketicinin kesesine 29 kuruş olarak yansıdı.

Et ithalatı kararının alındığı Nisan ayından yıl sonuna kadar geçen sürede ortalama et fiyatlarında kuruş seviyesinde de olsa düşüş görülürken, ithalatın fiilen başladığı Haziran ayı baz alındığında fiyatlar yükseldi. Dana etinin kilosunun 22 lira 79 kuruş olduğu Haziran ayından, Aralık ayı sonuna kadar geçen sürede et fiyatları yüzde 8,2 oranında arttı. Söz konusu artış fiyatlara 1 lira 87 kuruş olarak yansımış oldu
 

Deri fiyatları en az yüzde 15 artacak’

Hayvan kesimi azalınca, deri arzı da düştü. Ham deri fiyatları son 1 yılda yüzde 150 arttı. Sektör temsilcileri mağazalarda deri ürünlerinin en az yüzde 15 artacağı uyarısında bulundu.

İSTANBUL – Et ithalatının ardından yerli hayvan üreticilerinin yaşadığı kriz, başka sektörlere sıçramaya başladı. Dericilik, bu sektörlerin başında geliyor.

Deri sanayicileri hayvan kesiminin azalmasıyla ham deri bulmakta güçlük çekiyor. Bu nedenle ham deri fiyatları yükselişe geçti.

CNBC-e’ye konuşan Deri Sanayicileri Derneği Başkanı Erdal Matraş, “2009 başında 1,6 TL olan fiyatlar yılı 3 lirayla kapadıktan sonra bugün 4 liraya yükselmiş durumda. 6 ay evvel et ithalatının başlamasıyla da kesimler yüzde 10 oranında azaldı” dedi.
 
Girdi maliyetlerindeki artış henüz mağazalara yansımadı ancak Matraş uyardı: “Eylül ayında önümüzdeki kış sezonu itibariyle hissederiz. Kaba hesapla yüzde 20-25 civarında artış olabilir, yüzde 15’in altı olmamalı.”

Matraş, hükümetin et krizinde ne yaptıysa dericinin de onu yaptığını, ham deride ithalata yöneldiklerini kaydetti.

Matraş, 2009’da 122 milyon dolara gerileyen ham deri ithalatının bu yıl 300 milyon dolara yükselebileceği uyarısında bulundu.


14 Ocak 2011. 13:25
0 0 Oylar
Okuyucu puanı:
Abone ol
Bildir
guest

0 Yorum
Inline Feedbacks
Bütün yorumları gör
This site is protected by reCAPTCHA and the Google Privacy Policy and Terms of Service apply.
0
Düşünceleriniz bizim için önemlidir, lütfen yorum bırakınız.x