Ağaçları katlettiği yerde ağaçlar kesilmesin diye eylem yaptılar


100720130920456043342_3
Gezi ayaklanmasında aktif rol alan Koç Grubu’na ait Koç Üniversitesi’nde, ağaçların kesileceği
gerekçesiyle 3. Köprünün yapımının durdurulması için eylem yapıldı. Bu eylemi trajikomik hale
getiren ise eylemin 52 bin ağacın kesilerek yapıldığı Koç Üniversitesi’nde gerçekleştirilmesi oldu.

Ahmet MEMİŞ – ROTAHABER / ÖZEL
Taksim Gezi Parkı’nda ağaçlar kesilecek diye başlatılan ve 40 gündür devam eden Gezi
ayaklanmasına en büyük desteği Koç Grubu verdi. Kendisine ait Divan Oteli’ni eylemcilere
açarak ayaklanmanın lojistik merkezi haline getiren Koç gurubu, ayaklanmaya kendi
bünyesindeki Koç Üniversitesi ile de destek verdi.
Ancak Koç Grubu’nun eyleme verdiği en trajikomik destek ise Belgrad Ormanlarında 52 bin
ağacın kesilerek yapıldığı Koç Üniversitesi ile verdiği destek oldu.
AĞAÇ KATLİAMI YAPTIKLARI YERDE AĞAÇLAR KESİLMESİN EYLEMİ YAPTILAR
Koç Üniversitesi ayaklanmaya destek vermekle kalmadı bir de talepte bulundu. Talepleri ise 3.
Köprü’nün yapımının durdurulmasıydı. Ancak bu taleplerini asıl ilginç hale getiren ise köprü
yapılırsa ağaç katliamı yapılacağını öne sürmeleri oldu. Yani 52 bin ağacı katledenler, hem de
katliamın yapıldığı ağaçlar kesilmesin diye eylem yaptı.
Yaşanan bu durum, Koç’un Gezi isyanına verdiği destekte ne kadar pervasızlaşabildiğini de
gözler önüne serdi.
Koç Üniversitesi ise Belgrad Ormanı içerisinde 52 bin ağacın kesilerek oluşturulan Koç
Üniversitesi Sarıyer Kampüsü’nde, 2000 yılından bu yana faaliyetlerine devam ediyor.
AĞAÇLARI KESEBİLMEK İÇİN HER TÜRLÜ YOLA BAŞVURDULAR

 

100720130921486044761_3Koç Üniversitesi’ndeki orman katliamı nedeniyle kapatılan Refah Partisi’nin (RP) İstanbul
Milletvekili Mustafa Baş ve 46 arkadaşı, Topçu hakkında Meclis’e bir gensoru önergesi vermişti.
Ardından 1997 yılında ANAP’lı Bayındırlık ve İskan Bakanı Yaşar Topçu, Yüce Divan’a
sevkedilmiş, ancak imar yolsuzluğu yaptığı gerekçesiyle Yüce Divan’a sevkedilen ANAP’lı Yaşar
Topçu’yu CHP kurtarmıştı. KAYNAK: ROTAHABER

DİĞER HABERLER
AP Başkanı Schulz: Vize serbestisi kriterlerinde ısrarcıyız

İŞTE AĞAÇ KATLİAMI VE BÜYÜK YAĞMANIN HİKAYESİ

Sarıyer İlçesi, Rumeli Feneri Köyü hudutları dahilinde bulunan Mavramoloz Devlet Ormanı
içerisinde kalan 160 hektarlık arazi Özel Üniversite Kampüsü kurulmak üzere Bakanlar
Kurulu’nun 26.04.1992 tarihli kararı ile 49 yıl süre ile Koç Üniversitesi’ne tahsis edildi.

Koç Üniversitesi Kampüs Alanı, gerek 1980 onanlı 1/50.000 ölçekli İstanbul Metropoliten Alan
Nazım Planı, gerekse de 1994 onanlı 1/50.000 ölçekli İstanbul Büyükşehir Nazım Planında
orman alanında kalmaktaydı. Koç Üniversitesi 15.08.1994 tarihli dilekçesinde 24.03.1994 onay
tarihli 1/50.000 ölçekli İstanbul Büyükşehir Nazım Planı’na itiraz ederek, Orman Bakanlığı’ndan
ön izinle kendisine tahsis edilen alanın, Planda “Üniversite Kampüs Alanı” olarak gösterilmesini
istedi.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Planlama Müdürlüğü’nün söz konusu itirazı
değerlendirmesinde şu konular dikkat çekiciydi:”1/50.000 ölçekli İstanbul Büyükşehir Nazım
Planı’nın ana kararı olarak çekicilik oluşturabilecek işlevlerin kentin kuzey yönünde düşünülmesi,
özellikle orman alanları, su toplama havza alanları ve kent makroformunun istenmeyen yönde
gelişmesi açısından sakıncalar doğurabilecektir. Bu bölgelerdeki planlamalar Nazım Plan ana
kararlarını destekleyici, bütünlük sağlayacak biçimde ve doğrusal gelişimi kuvvetlendirici yönde
olmalıdır. Geri kazanılması bugünkü koşullarda olanaksız olan bu kaynakların korunması
açısından Nazım Plan’da kent makroformu doğu-batı doğrultusunda doğrusal bir form biçiminde
düşünülmüş ve bu düşünceyi kuvvetlendirici nitelikte işlevler bu aks doğrultusunda önerilmiştir.
Üniversite kampüs alanları, alt merkezleri destekleyen bölgelerde Nazım Plan ana kararlarını
destekleyici yönde olmalıdır.”
100720130921126042597_3Orman Bakanlığı tarafından Koç Üniversitesi’ne tahsis olunan alan 1980 ve 1994 onanlı Nazım
Planlarda olduğu gibi 15.11.1995 onay tarihli İstanbul Metropoliten Alan Alt Bölge Nazım Planı
Nazım Planında da “Doğal Karakteri Aynen Korunacak Orman” alanında kalmaktaydı.

DİĞER HABERLER
Başmakçı Yumurta İhalesi Değişmedi

Söz konusu alan aynı zamanda, İstanbul 3 numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma
Kurulu’nun 15.11.1995 tarihli kararıyla “Doğal Sit” olarak tespit, tescil ve ilan edilen alanda
kalmaktaydı. Beykoz ve Sarıyer ilçelerine ilişkin söz konusu kararın 5. maddesinde karar
gerekçesini “…… gerek ormanlık ve diğer yeşil doku içeren korunması gerekli doğal varlıklarla
kaplı, gerekse Karadeniz Kıyı Kuşağı ve buna bağlı değerlerle yine korunması gerekli doğal
zenginlikleri içeren ve ekli haritada sınırları belirtilen bölgeleri, yukarıda özetlenen tahribatın daha
fazla sürmemesi ve bölgenin doğal ve kültürel değerlerinin korunarak gelecek kuşaklara
aktarılması için….. Doğal Sit olarak tespit, tescil ve ilan edilmektedir” şeklinde açıklanmaktaydı.
27.08.1997 tarihinde Koç Üniversitesi’nin de içinde bulunduğu bölge, Bahçeköy Belediye Meclisi
ve İstanbul İl İdare Kurulu’nun Bayındırlık ve İskan Bakanlığı’na yaptıkları teklif üzerine
Büyükşehir Belediyesi sınırları dışına çıkarılarak Bahçeköy Belde Belediyesi sınırlarına alındı. Bu
şekilde bu alandaki planlama yetkisi İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nden alınarak Belde
Belediyesine verildi.
Metropoliten bir alandaki belde Büyükşehir Belediyesi sınırları dışına çıkarılarak yağmaya zemin
hazırlanmıştı.

Oysa metropoliten alan plan bütünlüğünün sağlanması ve plan uygulamaların, denetimi,
eşgüdümü ve iletişimi açılarından ve çevre ile bütünleşmesi yönünden, belde belediye alanlarının
Büyükşehir Belediyesi yetki alanı içerisinde olması gerekiyordu. İstanbul Büyükşehir Belediyesi
sınırları içinde, İlçe Belediyeleri dışında kalan Belde Belediyelerine ait imar planlarının da,
İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nce yapılan ve onaylanan her ölçekteki Nazım İmar Planları
esaslarına uygun olarak düzenlenmesi gerekmekteydi.
100720130921336045670_3Anayasa Mahkemesi’nin 13.09.2000 gün ve 2000/21 sayılı kararı da yağmanın nasıl
yapılamayacağına dair en önemli dayanaktı:”Anayasa’nın 169. maddesinde, ormanların ülke
yönünden taşıdığı büyük önem gözetilerek, korunmaları ve geliştirilmeleri konusunda ayrıntılı
düzenlemelere yer verilmiştir. Bu özel ve ayrıntılı düzenlemenin ülkemizde orman örtüsünün
sürekli yok edilmesi gerçeğinden kaynaklandığı kuşkusuzdur. Anayasa’nın 169. maddesinin
gerekçesinde de belirtildiği gibi maddenin birinci fıkrası doğal kaynaklarımızın en önemlilerinden
birisi olan ormanların korunması ve sahalarının genişletilmesi için Devlete gereken tedbirleri alıp
kanun koymayı ve bütün ormanların gözetimi ödevini getirmektedi
İkinci fıkrada, Devlet ormanlarının yalnız Devletçe yönetilmesi ve işletmesinin yasayla
düzenleneceği, mülkiyeti ve yönetiminin özel kişilere devir edilemeyeceği belirtilmekte, maksatlı
olarak yapılan orman tahripleri, ağaçlar ve ormanlara vaki tecavüzlerde ormanların zaman aşımı
suretiyle mülk edinilemeyeceği, kamu yararı dışında irtifak hakkına konu olamayacağı kesin
olarak hükme bağlanmış bulunmaktadır.
Ormanlara zarar verebilecek hiçbir faaliyet ve eyleme müsaade edilemeyeceği hususu da üçüncü
fıkrada Anayasal bir hüküm olarak yer almaktadır.
Orman alanlarının dava konusu kuralda öngörüldüğü biçimde vakıf üniversitelerine tahsisli
ormanların korunması ve bütünlüğünün bozulmaması ilkesiyle bağdaşmadığı gibi kamu yararının
zorunlu kıldığı durumlar arasında da kabul edilemez” denilerek 28.12.1999 günlü 4498 sayılı
‘Yükseköğrenim Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun’ orman alanlarının Vakıf
Üniversitelerine tahsisine ilişkin kısmını iptal etmiştir.”
Anayasa Mahkemesinin bu iptal kararı üzerine Danıştay, İstanbul Sarıyer Mavramoloz
ormanlarındaki alanın 49 yıllığına Koç Üniversitesi verilmesine ilişkin izin ve tahsis işlemini iptal
etti. Başbakan Erdoğan’ın sözünü ettiği gibi davayı devlet kazandı ancak düzenlenen bir
protokolle Koç Üniversitesi kiracı yapıldı.

DİĞER HABERLER
Katarlı yatırımcı, gıdaya yöneldi

 


10 Temmuz 2013. 13:18
0 0 Oylar
Okuyucu puanı:
Abone ol
Bildir
guest

0 Yorum
Inline Feedbacks
Bütün yorumları gör
This site is protected by reCAPTCHA and the Google Privacy Policy and Terms of Service apply.
0
Düşünceleriniz bizim için önemlidir, lütfen yorum bırakınız.x