Artık Doymak Yetmiyor…

Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü’nün (FAO) kuruluş tarihi olan 16 Ekim, Dünya Gıda Günü olarak kutlanmaktadır.

Teknoloji ve bilimsel çalışmalarda gelinen noktada artık olay yalnızca aç kalmak ya da doymakla sınırlı değildir. Yeterli ve dengeli beslenmek için artık daha bilgili ve daha dikkatli olmak gerekiyor.

Bir yanda GDO (Genetiği Değiştirilmiş Organizmalar) bir yanda gıda sektöründeki teknolojinin kar amaçlı yanlış kullanıma açık olması ve gıda konusunda herkesin söyleyecek bir sözü olması Dünya Gıda Gününü daha da önemli kılmaktadır.

Hal böyle olunca bu güne ilişkin verilecek pek çok mesaj bulunmaktadır.         Gıda mevzuatına baktığımızda iki temel kanun olarak; Veteriner Hizmetleri, Bitki Sağlığı, Gıda ve Yem Kanunu ve Biyogüvenlik Kanununu görmekteyiz. Bu kanunların yanı sıra 30 a yakın Yönetmelik ve 80 kadar da Tebliğ  bulunmaktadır.

Tüm bu düzenlemelerin tek amacı vardır. Her birey için sağlıklı beslenmeyi sağlamak. Bunu gerçekleştirmek için de; Gıda üretimi ve tüketiminde gıda güvencesi, gıda üretimi birlikteliği, gıdaların her aşamada hijyen ve sanitasyon etkinliğinin sağlanması gerekmektedir.

Hayvancılık ve tarımsal üretimde aile işletmeciliğine ve organik ürünlere dönüşün yaşandığı dünyamızda özellikle çocuklarımızın tükettiği gıdalara ilişkin sıkı denetim ve düzenlemelerin yapılması gereği de unutulmamalıdır. Cebinde beş lirası olan bir öğrencinin karnını doyurabildiği günümüzde, sağlıklı beslenmiş olduğunun garantisini verememek de geleceğimize dair önemli sorunlardandır.

Günümüzün fastfood hastalığına mecburiyetten maruz kalan çalışan annelerin çocuklarına, özenti nedeni ile artık ev hanımlarının çocukları da eklenmiştir. Dolayısıyla  çocuklara ve ailelerine yönelik Kamu Spotları ile hazır gıdaların aşırı tüketiminin sakıncalarına ilişkin bilinçlendirme faaliyetleri yapılmalıdır. Yalnızca Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından okul kantinleri, okullara yakın gıda tüketim yerlerinin denetlenmesi değil,   Milli Eğitim Bakanlığı tarafından da; öğrencilerin ders saatlerinin ve yemek molalarının sağlıklı beslenmelerine uygun süreyi sağlayacak şekilde düzenlenmesi gerekmektedir.

Entegre tesislerdeki uygulamaların kaliteli ürün üretimi yönünde denetlenmelerinin artırılması da olayın diğer önemli boyutlarındandır.

Ürünleri üzerinde çok fazla müdahale yapılabilen gıda sektörünün temel prensip ve hedefler belirlenerek düzenlenmesi çok önemlidir. Yalnızca gündeme taşındıkça değil her an her süreçte gıdalarımıza sahip çıkmamız hususu gelecek sağlıklı nesiller için kaçınılmaz bir gereksinimdir. Beslenme faaliyetinin yalnızca karın doyurmaktan ibaret olmadığı, ilgili her kurum ve kuruluş tarafından kabul edilerek çalışmaların bu bilinç temelinde gerçekleştirilmesi unutulmamalıdır.

Yazılacak sayfalar dolusu öneri ve uyarı veteriner hekimler olarak  bizler tarafından dönem dönem kamuoyu ile paylaşılmaktadır. Önemli olan her konuda olduğu gibi gıda ve beslenme konusunda da doğru kaynaklarla bilgi sahibi olmak ve bilinçli tüketici olmaktır.

Unutmayın çünkü artık doymak yetmiyor.

Gökhan ÖZDEMİR

İzmir Veteriner Hekimler Odası Başkanı