Bir Kez Daha Uyarıyoruz…!

H.Yalçın KÖKSAL
Uzman VETERİNER Hekim
Veteriner Hekimler Derneği Genel Sekreteri

 
Evet bu gün 15 Aralık 2014 SAAT 13 de, bir kez daha yanlış gidişe dur demek için, mesleki sorumluluğumuzun gereği olarak “VETERİNER FAKÜLTELERİ ENFLASYONUNA DUR DEMEKİÇİN” ayrıca bu enflasyonunun kaçınılmaz sonucu olarak “ATANAMAYAN MESLEKTAŞLARIMIZIN SESİ OLMAK İÇİN “ Ankara Abdi İpekçi parkında bizler gibi fakülte enflasyonu ve atanamama sorunu yaşayan çeşitli meslek mensup ve kuruluşları ile bir araya geliyoruz.

Daha önceki yazılarımda da dile getirdiğim gibi, bizim kuşağın mezun olduğu dönemlerde Veteriner Fakültesi bir tane İdi ve sadece Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesi vardı. 1980 yılında bu sayı oldukça makul bir seviyeye çıkmış ve Ankara,İstanbul,Elazığ,Konya ve Bursa olmak üzere Türkiye genelinde 5 ‘e çıkmıştı.

Bu seçimlerle, ülkemizin hemen tüm coğrafi bölgelerine hitap edebilecek fakülte oluşumunu sağlamak bu sayede bölgesel özellikler nedeni ile bu fakültelerde verilen eğitimlerin bol materyal ile teorik öğretilerin yanı sıra pratik uygulamalarla da desteklenmesi hedeflenmişti.
Bu son derece önemli ve gerekli bir yapılanma idi.Bundan sonra ki hedef bu fakültelerin alt yapı ve akademisyen eksikliklerini tamamlamaya ve her birinin dünyada ses getirecek nitelikte ilim yuvaları olmalarını sağlamak olması gerekirken maalesef pek çoğu gerekli alt yapıdan yoksun şu an itibarı ile benim sayabildiğim kadarı ile Veteriner Fakültelerinin sayısı 25’e çıktı.
Bence en önemli yanılgı tıbbi nitelikli fakültelerin adeta sosyal bilim ağırlıklı fakülteler gibi görülmesidir.Tıbbi nitelikli fakültelerin alt yapıları farklı olmak zorundadır. Laboratuarları,operasyon salonları,tatbiki alanları vs. yani sadece 3-5 derslikle işin içinden çıkılamayacağının bilincinde olmak gerekir.

Aynı zamanda akademik kadro ihtiyaçlarının da progra

mlanması son derece önemlidir.Hayvan sağlığı,insan sağlığı,gıda güvenliği gibi yaşamsal öneme sahip bir eğitimin dört dörtlük olması gerekir.Siyasi erkin bölgesel oy hesaplarına dayalı olarak atılacak adımların ne ülkemize ne ülke hayvancılığına,ne insan sağlığına getireceği hiçbir katkı olamaz.

2014 yılının bu son ayında geriye dönüp baktığımızda toplumsal olarak oldukça sıkıntılar yaşadığımızı görürüz.İş kazalarında yitirilen canlar,kadına şiddet ve kadın cinayetleri,okumuş işsizlik oranının %20 lere tırmanması ilk etapta karşımıza çıkmaktadır.Toplumsal refah sağlamakla yükümlü mercilerin nerede hata yaptıklarının muhasebesini yapmak ve çare üretmek zorunlulukları vardır.

Umarım geçmiş hatalardan dönülerek insanımız hak ettiği yaşama bir an önce kavuşur.
2015 yılının tüm bu olumsuzluklardan arınma yılı olması dileklerimle .