Dolaylı Vergide Sınıra Dayandık
Daha etkin vergi idarelerine ihtiyaç duyulduğunun altını çizen Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Türkiye’de dolaylı vergiler söz konusu olduğunda doğrudan vergi toplayamadıkları için dolaylı vergilere çok ağırlık verdiklerini kaydederek, “Burada genel trend, dolaylı vergileri artırma yönünde. Ama biz sınıra dayandık. Onun için bu aşamada böyle bir niyetimiz yok” dedi.
Şimşek, bu yıl 6.’sı düzenlenen ve Gelir İdaresi Başkanlığı’nın evsahipliğinde İstanbul’da gerçekleştirilen “OECD Vergi İdareleri Forum Toplantısının (FTA)” açılışında yaptığı konuşmada, Türkiye’nin son birkaç ayda OECD’nin 26. maddesini entegre ettiğini söyledi. İsviçre, Lüksemburg ve Avusturya gibi ülkelerle vergi anlaşmalarında revizyona gidildiğini belirten Şimşek, şöyle devam etti:
“Aynı şekilde 11 vergi cennetiyle vergi anlaşmalarımız da şu anda müzakere aşamasında. Küresel kriz sonrasında çok açık birşey ortaya çıktı. Artık hepimizin yapması gereken çok şey var. Dün Yunanistan Başbakanı şöyle demiş; ‘Eğer Yunanistan, vergi kaçırma sorununu halledebilirse yeni krediye hiçbir ihtiyacı kalmaz ve bu krizden çok hızlı bir biçimde çıkabilir.’ Büyük olasılıkla bu söylediği sözler, birçok ülke için de aynen geçerli.”
Daha etkin vergi idarelerine ihtiyaç var
Türkiye’nin küresel krizden gayet iyi bir biçimde çıktığını, ülkede gayet güçlü bir büyüme oranının söz konusu olduğunu ve bütçe açığının azaldığını dile getiren Bakan Şimşek, “Borç/gelir oranını iyileştirmeye devam ediyoruz. Ama bence hepimizin daha etkin vergi idarelerine ihtiyacı var. Burası açık.
Dolaylı vergide sınıra dayandık
Türkiye’nin vergi gelirinin önemli bir kısmının aslında dolaylı vergilerden elde edildiğine dikkati çeken Şimşek, şöyle devam etti:
“Biz, gelir ve kurumlar vergisi olarak aslında çok az gelir elde ediyoruz. 30 OECD ülkesi sıralamasında Türkiye kurumlar vergisi açısından 29. sırada. Bu açıdan gerçekten sizin deneyimlerinizden öğrenebileceğimiz çok şey olduğu açık. Ancak dolaylı vergiler söz konusu olduğunda, biz doğrudan vergi toplayamadığımız için dolaylı vergilere çok ağırlık veriyoruz. Burada genel trend, dolaylı vergileri artırma yönünde. Ama biz sınıra dayandık. Onun için bu aşamada böyle bir niyetimiz yok.”
Yüzde 6-7’lik büyüme olası
Toplantı sırasında gazetecilerin sorularını yanıtlayan Şimşek, yılsonu büyüme rakamlarına yönelik bir soruyu ise Bakan Şimşek, “Yüzde 6-7 arası bir büyüme son derece olası diye görünüyor. Piyasadaki tahminler de yüzde 5,5-7,5 arasına taşınmış durumda. Piyasada konuşulan rakamlar, makul rakamlardır” şeklinde yanıtladı.
Şimşek, seçimlere kısa bir süre kalması nedeniyle gelir vergisi reformunu gibi kapsamlı bir reformun bu yasama döneminde TBMM’den geçirilmesi ihtimalinin düşük olduğunu belirterek, şu anda 2011 bütçesi, 2011 orta vadeli program ve orta vadeli mali plana öncelik verdiklerini, diğer bir önemli hususun da, yapılandırmaya ilişkin çalışmayı sonlandırmak olduğunu söyledi.
2011 bütçesinin en geç 17 Ekim 2010 tarihine kadar meclise sunulacağını dile getiren Şimşek, orta vadeli programın henüz yasalaşmamış olmasının Türkiye’nin kredibilitesine etkisi konusunda, şu anda Türkiye’nin risk priminin birçok ülkeden daha düşük olduğunu ve bunun da Türkiye’ye ne kadar güven duyulduğunun göstergesini oluşturduğunu anlattı.
KÖPRÜNÜN ORTASINDAKİ ADAM (!)…*
Vezirler huzura çıkmışlar:
– Padişahım, hazinede para kalmadı.. Yeni vergilere ihtiyacımız var,
diyerekten.. .
Padişah, kavuğunun altından kafasını kaşımış,
– Eeee! Ne vergisi koyalım? , demiş…
Vezirler:
– Köprülere adam koyalım, geçenden bir akçe alsınlar!
Padişah,
– Tamam, demiş.
Aradan bir süre geçtikten sonra sormuş vezirlerine:
– Nasıl, halk hayatından memnun mudur? Her hangi bir şikayet var mı?
– Hiç bir tepki yok Sultanım!
– İyi o zaman köprünün diğer tarafına da bir adam koyun, çıkandan da
bir akçe alsın!
Aradan bir süre geçmiş, Padişah tekrar sormuş vezirlerine:
– Var mı halinden şikâyet eden?
– Yok!
Halkının tepkisizliğine kızan Padişah, gürlemiş:
– Köprülerin ortasına da birer adam koyun, gelip geceni köprünün
ortasında becersin!
Aradan birkaç gün geçmiş, halktan bir tepkinin olmamasına içerleyen
Padişah, çağırmış vezirlerini,
-Halkı dinleyelim hele bir, demiş.
Gitmişler köye, Padişah sormuş:
– Halinizden memnun musunuz, var mı bir şikâyetiniz?
Ses yok.
Padişah tekrar :
-Ulan demiş, taş üstünde taş omuz üstünde baş komam!!! Var mı şikayeti
olan hemen söylesin!
diye gürleyince arkalardan cılız bir ses duyulmuş:
– Şey padişahım, o köprünün ortasındaki adam var ya!..
– Eeee!, demiş Padişah bir umutla… Ne olmuş o köprünün
ortasındaki adama???
– Aksamları çok kalabalık oluyor, sıra uzuyor, eve geç kalıyoruz,
mümkünse bir adam daha koysanız ?…
*
YOK CANIM !. BİZİMLE, ÜLKEMİZLE, HALKIMIZLA HİÇ BİR İLGİSİ YOK…
SADECE BİR FIKRA !… [?]*