“Düşük faiz lobisi oluştu”
Prof Dr. Asaf Savaş Akat, ‘Eskiden yüksek faiz lobimiz vardı. Medyadaki operasyonun da etkisiyle düşük faiz lobisi oluştu” dedi.
CEREN DİLEKÇİ / THE LİRA – Prof Dr. Asaf Savaş Akat, KAGİDER tarafından düzenlenen toplantıda ”Türkiye Ekonomisi 2014: Riskler ve Fırsatlar” başlıklı bir konuşma yaptı.
Türkiye’de belirsizliğin hakim olduğunu kaydeden Akat, ileriye dönük tahmin yapmanın zorlaştığına değindi.
Merkez Bankası’nın PPK kararına ilişkin THELİRA’nın sorusunu yanıtlayan Akat, olaya biraz karikatürize ederek bakmakta fayda olduğunu savundu.
Geçmişte Merkez Bankası’nın verdiği yüksek faizleri unutmadan olaya bakmak gerektiğini dile getiren Akat, ”Eskiden yüksek faiz lobimiz vardı. Medyadaki operasyonun da etkisiyle düşük faiz lobisi oluştu. Bu, iyi haber. Başbakan da düşük faiz lobisine destek veriyor” değerlendirmesinde bulundu.
Türkiye’nin yeni bir gerçeği olduğunu bildiren Akat, gerçeğin birinci unsurunun düşük faiz olduğunu, artık eski faizlere gitmenin politik olarak söz konusu olmadığını ve ekonomik olarak da ihtiyacın kalmadığını belirtti.
Akat ”Bu faizlerin tekabül ettiği borç oranları yoktur. Yüksek faizlerin gerisinde hazinenin borç çevirme sorunları korkusu vardır. Hazine’nin borç çevirme gibi bir derdi yok. Hazine istese borç almaması bile mümkün. Dolayısıyla o aciliyet yok.’‘ diye konuştu.
Cari işlemler açığı problemine değinen Akat, herkesin dış açıktan şikayet ettiğine dikkat çekerek TL’nin değer kaybetmesine izin verilmesi gerektiğini söyledi.
Akat, ”Nasıl tedavi edilir bu hastalık? TL’ye değer kaybettirerek. Büyük sorun dış açıksa TL değer kaybedecek.” dedi.
”NORMAL SENARYO DIŞINDAKİLERİ ÖNGÖRMEK ZOR”
Şu anda Türkiye’nin önemli bir siyasi sınavdan geçtiğini dile getiren Akat, mevcut konjonktürün yatırım kararları üzerindeki etkisinin henüz görülmediğini, bir yorumda bulunmak için erken olduğunu söyledi.
Normal senaryo dışındaki senaryoları öngörmenin zorluğuna dikkat çeken Akat, ”Muhalefetin mevcut haline bakınca Türkiye’nin muhalefet koalisyonuyla yönetilmesi ihtimali reel sektör ve mali sektör yatırımcılarında bekle-göre yol açar. Belirsizliğin bilinmeyenler dünyasında olduğumuzu kabul etmemiz lazım. Yapacağımız iş, normal bir senaryoya gitmektir. Normal senaryo ise AKP’nin seçimleri kazanması, Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı seçilmesidir. Bu senaryo üzerinden bir şey yazılır. Bu senaryo dışındakileri öngörmek zor.” diye konuştu.
