Kene ilacı, 2 yıldır onay bekliyor


Kırım Kongo kanamalı ateşi hastalığına karşı ilk serumu Türk doktorlar üretti. Uygulanan hastaların yüzde 90’ında iyileşme görülen serumun üretilmesi için Sağlık Bakanlığı Bilim Kurulu’na başvuru yapıldı. Bilim Kurulu’ndan ilacın üretimi için 2 yıldır onay bekleniyor. Kurul, serumun yaygın uygulamaya geçilebilmesi için elde yeterli veri olmadığını savunuyor.

 

Keneye bağlı Kırım Kongo kanamalı ateşi (KKKA) hastalığı nedeniyle daha yazın başlangıcında 13 kişinin ölmesi, gözleri kene tedavisine çevirdi. Hiçbir ülkenin ilaç ve serum bulamadığı hastalık sebebiyle dünyada da yüzlerce kişi hayatını kaybetti. KKKA hastalığına karşı dünyada ilk kez Türk hekimlerin ürettiği serum, uygulanan hastaların yüzde 90’ını iyileştirdi. Ancak Sağlık Bakanlığı’na bağlı Bilim Kurulu’nun gündeminde olan serum ilacı 2 yıldır onaylanmayı bekliyor.

Geçtiğimiz yıl üretilen ve ‘insan serumu’ olarak adlandırılan tedavi yöntemi, kene vasıtasıyla bulaşan hastalığa karşı umut oldu. Ancak klinik çalışmaların sona ermesine rağmen serumun üretilmesi için Bilim Kurulu, Sağlık Bakanlığı’na henüz görüş bildirmedi. İlaçla ilgili görüş olumlu olsa dahi, üretime geçilip geçilmemesine ise son noktada bakanlık karar verecek. Bakanlık benzer statüdeki akrep, tetanos ve difteri anti-serumlarını ise kurul kararına gerek görmeden Türkiye Halk Sağlığı Kurumu’na (THSK) üretim yaptırarak kullanıyor.

DİĞER HABERLER
AB Veteriner Hekim Platformu 10 yaşında...

 

Bilim Kurulu’ndan onay çıkmaması ise serum bekleyen hastaları zor durumda bırakıyor. Bilim Kurulu üyesi ve THSK Başkan Yardımcısı Ali Torunoğlu yönteme mesafeli yaklaşılmasının sebebini, “Bilimsel verilerle, yetkili organların ikna edilmesi lazım. Gözlemsel düzeyde başarılı gözüküyor, kabul ediyorum. Durumu çok ağır olan birçok insanın bu vesileyle iyileştiği söyleniyor, ancak bunun dokümanter edilmesi lazım. Bilim Kurulu bunu bekliyor.” şeklinde açıklıyor.

 

Serumu geliştiren ekip çalışanları ise ilaçla ilgili bir klinik çalışması yapıldığını ve araştırmanın Japon Enfeksiyon Hastalıkları Dergisi’nde (Japanese Journal Of Infectious Diseases, JJID) yayımlandığını belirtiyor. Yayımlanan makalenin klinik bir araştırmanın sonucu olduğunu ve başka bir tedavi yönteminin bulunmadığını aktaran ekip, “Bütün dünyada böyledir, çalışmanın sonucuna bakılır. İstatistik olarak karşılaştırıldığında artı bir değer var ise sonuç olumlu olarak yorumlanır. Yüksek risk grubunda bulunan 15 hastanın yüzde 90’dan fazlasının ölmesinin gerektiği bir ortamda, ölüm oranı yüzde 13’e düşüyorsa, bir başka ifadeyle yüzde 86’sını kurtarıyorsanız bu çok anlamlıdır.” şeklinde görüş belirtiyor.(ZAMAN)


10 Haziran 2012. 12:31
0 0 Oylar
Okuyucu puanı:
Abone ol
Bildir
guest

0 Yorum
Inline Feedbacks
Bütün yorumları gör
This site is protected by reCAPTCHA and the Google Privacy Policy and Terms of Service apply.
0
Düşünceleriniz bizim için önemlidir, lütfen yorum bırakınız.x