Kümes Dezenfeksiyonunda Deterjan Kullanımı


321267_117356045041179_100003003535981_102448_1780100052_n

 

 

 

KÜMES DEZENFEKSİYONUNDA DETERJAN VE DEZENFEKTANLARIN DOĞRU KULLANIMI

 

 

 

 Derleyen: Veteriner Hekim Nihat ALTUNAL, 2016, Bolu

 

 

GİRİŞ

İyi bir dönem arası temizlik ve dezenfeksiyon için kümesin öncelikli olarak altığının çıkarılması ve sonrasında kalan organik kirlerin özellikle tabandan uzaklaştırılması ve deterjan uygulamasından sonra durulama yapılması ile mümkün olur. Kümes dezenfeksiyonu kurallara uygun olarak yapılmaz ve ikinci plana atılırsa hiçbir ilaç yada aşı hastalıkları önlemede başarılı olamaz. İstenen verim düzeyine ulaşmak ancak sağlıklı hayvanlarla başarılabilir buda iyi yapılmış dezenfeksiyon ile olanaklıdır. Unutulmamalıdır ki ortamdaki olası etkenlerin % 95’i temizlikle uzaklaştırılır ve kalan %5 ile savaşılır.

  1. DETERJANLAR

Yüzey aktif maddeler suda veya sulu bir çözeltide çözündüğünde yüzey gerilimini etkileyen, çoğunlukla yüzey gerilimini azaltan kimyasal bileşiklerdir. Yüzey aktif maddeler aynı zamanda iki sıvı yüzeyleri arası gerilimi de etkiler. Yüzey aktif maddenin ingilizce karşılığı olan “surface active agent” sözcüklerinin kısaltması olan surfactan kelimesi de yüzey aktif madde yerine kullanılır. Su içersinde kendi kendine “oto-organize” olabilen yüzey aktif maddeler suyu seven (hidrofilik) ve suyu sevmeyen (hidrofobik) kısımlardan oluşur.

Deterjanlar sulu çözeltilerde iyonlaşıp iyonlaşmamalarına göre iyonik ve noniyonik olarak 2 tipe ayrılır. İyonik olanlarda etkin iyon durumuna göre anyonik ve katyonik deterjanlar diye de ikiye bölümlenir. Anyonik ile katyonik deterjanlar birbiri ile geçimsiz olduklarından beraber kullanılamaz.

Anyonik deterjanlar fenoller, halojenlendirilmiş fenoller, biguanidin, polimerik biguanidinler(klorhesidin), iodin bazlı dezenfektanlar, inorganik ve organik asitler, potasyum permanganat, gümüş tuzları ve çinko sülfat ile geçimsizdir. Anyonik deterjanlar genellikle gram pozitif etkenlere iyi çalışır. Gram negatiflere etkisi çok zayıftır.

Alkali deterjanlarla yıkama yapılır ise; hipoklorit, aldehit, benzolkanyum klorid içeren dezenfektanlar iyi çalışır.

Temizleme işlemi; sabun veya deterjan çözeltisi ile yıkanacak maddenin yüzeyini ve kirleri ıslatmak, kirleri yüzeyden uzaklaştırmak ve kiri kararlı bir çözelti veya süspansiyon (deterjan) içerisinde tutmak gibi işlemlerden oluşur. Yıkama suyuna katılan sabun ve deterjanlar, suyun ıslatma özelliğini artırır. Bu nedenle su, kumaş ve kirlere daha kolay girer. Bundan sonra kirin uzaklaştırılması başlar. Temizleme çözeltisinin her bir molekülü, uzun bir zincir olarak düşünülebilir. Zincirin bir ucu hidrofilik suyu seven) ve diğer ucu hidrofobiktir(suyu sevmeyen veya kiri seven). Bu moleküllerin kiri seven uçları, bir kir parçacığına yönelir ve onu çepeçevre sarar. Aynı zamanda suyu seven uçlar, molekülleri ve kir parçacığını kumaştan uzaklaştırıp, su içerisine taşır.

 

Deterjanlar temizlik özelliklerine göre altı gruba ayrılır.

1- Alkali Bileşikler: Sodyum hidroksit, sodyum karbonat, sodyum notasilikat, sodyum bikarbonat. Bunlar temizlik gücü yüksek, fakat koroziftirler.

2- Asitli Bileşikler: Kireç ve mineral taşları temizler, protein ve yağları etkilemez. Koroziftirler.

3- Yüzey Aktif Bileşikler: Yüzey gerilimini düşürerek temizler çözeltinin derinlere işlemesini kolaylaştırır. Yağları eritirler.

4- Kalsiyum Bağlayıcı Bileşikler: Kalsiyum ve magnezyum iyonlarını bağlayarak çökelti yapmasını engeller.

5- Süspansiyon Haline Devam Ettiriciler.

6- Köpük Önleyiciler: Fazla köpüğü engeller

 

 

 

Deterjanlar kimyasal yapılarına göre beş gruba ayrılır.

  1. Katyonik deterjanlar
  2. Anyonik deterjanlar
  3. İyonik olmayan deterjanlar
  4. Amfolitik deterjanlar
  5. Yeni organik antiseptikler

 

  1. A) Katyonik Deterjanlar: Bunlar quaternar amonyum bileşiklerinden (QAC) oluşmuş yüzey aktif maddelerdir. Katyonik deterjanlar sulu çözeltide pozitif yüklü iyon veren yüzey aktif maddelerdir. Yapısında bulunan hidrofobik kısım, pozitif elektrikle yüklü olan hidrofilik kısımla denge halindedir. Böyle bir madde bakteri ile karşı karşıya gelirse pozitif yüklü kısım, bakterinin negatif elektrikle yüklenmiş olan ve membranında bulunan fosfolipidlerin fosfat kökü ile reaksiyon verir. Bu sırada deterjanın polar olmayan kısmı da membranın hidrofobik olan porsiyonlarının içine girerek etkisini sürdürür. Bu durum, bakterideki yarı geçirgenlik özelliğini bozar ve membranda bulunan fosfor, nitrogen, protein, lipid ve diğer önemli substanslar arasındaki bağlantılarda kopmalar meydana getirir. Böylece, membrandaki maddeler arasındaki bütünlük bozulur.

Katyonik deterjanlar gram pozitif ve negatif mikroplar için bakterisidal etkiye sahiptirler. Anyonik deterjanlarla aralarında uyuşmazlık bulunduğundan, birbiriyle olan karışımları etkisiz kalır. Bu nedenle katyonik deterjanlar, anyonik olmayanlarla birleştirilebilirler. Alkali sular aktivitelerini arttırır. Asidik ve sert sularda presipitasyon göstermezler. QAC bileşikleri sanitasyon uygulamalarına geçilmeden önce ön yıkama amacıyla kullanılmış sabun ve benzeri anyonik deterjan artıklarının tamamen bertaraf edilmesi gerekir. Yıkama ve çalkalama çözeltilerin pH derecelerini artırdığından bu grup bileşiklerin etkinliği de anlamlı ölçüde artar.

QAC bileşikleri bakterilere karşı iyi etkili mantar ve virüsler üzerine zayıf etkilidir. QAC bileşikleri yumurta kabuklarının sanitasyonu için de uygundur. Çünkü alkali pH derecesinde güçlü jermisid etki yaparlar. Yüksek ısıda organik kirlilikten etkilenmeleri az olduğundan bakteriler üzerine etkileri artar. Üstelik kabuk üstünde kalan artıkları uzun süre etkinliğini korur. Bu grup bileşiklerin kabuk membranı sisteminden Salmonella etkenlerinin bertaraf edilmesinde etkili oldukları kanıtlanmıştır. Bu nedenle salmonellezisin ve yumurta aracılığı ile geçebilen diğer hastalıkların kontrolünde kullanılabilen bileşiklerdir.

DİĞER HABERLER
Kadir Gecemiz Mübarek,dualarımız kabul olsun

Antiseptik ve dezenfektan olarak kullanılan katyonik deterjanlar; benzalkonyumklorür, setilpridinyum klorür, setildimetilbenzil amonyum klorür, setiltrimetil amonyum klorür, benzakonyumklorür, metilbenzalkonyum klorür, klorheksidin ve aleksidin en etkili olanlarıdır.

 

  1. B) Anyonik Deterjanlar: Bu grupta toplanan deterjanlar yüksek molekül ağırlıklı sülfonlanmış yağlardan oluşur. Veteriner hekimlikte kullanılan başlıca anyonik deterjanlar; sabunlar(sodyum potasyum oleatları), kalsiyum ve potasyum mandelatlar, safra tuzları ve sodyum loril sülfattır.

Anyonik deterjanlar suda dissosiye oldukları zaman negatif elektrikle yüklü iyonlar meydana getirirler ve düşük pH’da bile aktivite gösterebilirler. Anyonik deterjanlar sulu çözeltide iyon içeren yüzey aktif maddelerdir. Anyonik deterjanlar arasında sabunlar önemli yer tutarlar. Bunlar yüksek yağ asitlerinin sodyum veya potasyum tuzlarıdır. Yumuşak sabunlar KOH ve sert sabunlar da NaOH ile elde edilirler. Sabunlar, yüzey gerilimini düşürür ve suyun ıslatma kabiliyetini arttırırlar. Sabunların yumuşak ve sert olanları da vardır.

 

  1. C) İyonik Olmayan Deterjanlar: İyonik olmayan deterjanlar arasında polieter ve poligliserol esterler vardır. Bunlar etkili bir antiseptik veya dezenfektan olmayıp, derideki bakterileri saponifikasyonla yani bakterilerin içine girerek lipoid maddeyi saponifiye ederek etki gösterirler. Böylece, ellerin sabunla yıkanması mikropların giderek azalmasına yol açar.

 

  1. D) Amfolitik Deterjanlar: Geniş etkilidir. pH 7,5 iyi çalışır. Protein ve yağdan etkilenmez. Korozif değildir. Dodecyl-di(amioethyl)-glycine esasına dayanır. Suda dissosiye oldukları zaman iyonlara ayrışırlar. Amfolitik deterjanlar hem deterjan hem de dezenfektan etkisi gösterirler. Steril laboratuar, ilaç besin endüstrisi ve biracılık alanında kullanım bulmuştur.

 

  1. E) Yeni Organik Antiseptikler: Klorhekzidin hidroklorür, klorlu fenilguanidin türevi katyonik deterjandır. Gram pozitif bakterilere gram negatiflerden daha etkilidir.

Etilen oksit ve Propilen oksit gibi gaz çeşitleri yem sanayinde özellikle salmonellalar olmak üzere kontaminat durumundaki bulaşıcı mikroorganizmaları elimine etmek için kullanılırlar. Propilenoksitin antimikrobiyal etkinliği iyi olmasına karşın yayınma özelliği zayıftır. Güvenli şekilde uygulama için her iki gazında dezenfeksiyon sırasında inert gazlarla seyreltilmesi gerekir. Bu amaçla freon ve karbon dioksit gazları tercih edilir ve yanma tehlikesi bertaraf edilir. Yeterli sterilizasyon için 800 mg/l ve yüksek yoğunluklar önerilir.

Etilen oksit uygulamasında %69 nem ve 15-27 C sıcaklıkta 1 m3 hacme 2 kg etken madde 2 saat süre ile uygulanması gerekir.

3,5-Dimetil 1,3,5 2H-tetrahidrotiyadiazin-2-tiyon kümes altıklarında bulunan salmonellalar üzerine öldürücü etki yapan toprak fumigantıdır

 

 

305349_117355108374606_100003003535981_102413_1862444250_n

  1.  DEZENFEKTANLAR

Yıkama işlemi sonrasında kümeste çıkan hastalık veya hastalıklar değerlendirilmeli ve dezenfektan seçimi buna göre yapılmalıdır. Mikroorganizmaların dezenfektanlara dirençleri farklıdır. Mikoplazma ve Gram(+) bakteriler pek çok dezenfektana duyarlı iken Gram(-) bakteriler, pseudomonaslar ve riketsiyalar daha dirençlidir. Kanatlılarda görülen viruslarda özel seçicilik gösterir. Zarflı yani lipid içeren virüsler dezenfektanlara duyarlıdır. Bu grup virüslere karşı lipofilik karakterli dezenfektanlarla yok edilemez, glutaraldehit, oksitleyici ajanlar, halojenli dezenfektanlar, güçlü asit ve alkali ajanlar etkili olur.

 

Kanatlılarda hastalıklara yol açan başlıca viruslar ve özellikleri tablodaki gibidir.

 

ETKENYAPISIÖZELLİKLERHASTALIK
HerpesvirusDNAZarflıMarek, ILT
PoxvirusDNAZarflıTavuk çiçeği
ArbovirusRNAZarflıHindi menindoensefalit
CoronavirusRNAZarflıİ.B, Hindi koronaviral enterit
ParamyxovirusRNAZarflıND, SHS
OrtomyxovirusRNAZarflıA.İ
RetrovirusRNAZarflıLenfoid leokoz, Retikuloendoteliasis
AdenovirusDNAZarfsızEDS
ParvovirusDNAZarfsızChicken anemi
ReovirusRNAZarfsızViral Artritis, Tenosinovitis, MAS
PicarnovirusRNAZarfsızA.E
BirnavirusRNAZarfsızIBD

 

 

Zarflı yani lipid içeren virüsler dezenfektanlara duyarlıdır. Bu grup virüslere karşı lipolifik karakterli dezenfektanlar, quarterner amonyum bileşikleri, fenoller, amfoterikler, polimerik biguanidinler etkilidir. Fakat zarfsız viruslar lipid içermezler ve lipofilik karakterli dezenfektanlarla yok edilemezler. Burada gluteraldehid, oksitleyici ajanlar, halojenli (klorlu ve iyotlu) dezenfektanlar ve güçlü asit veya alkalik etkili dezenfektanlar iyi çalışır.

 

 

 

Mikroorganizmaların Duyarlılık Tablosu

 

 Untitled-1 copy

 

 

 

Dezenfeksiyon patojen mikroorganizmalara karşı etkin maddeleri uygun doz ve

sistemde uygulayarak hastalık yapamayacak düzeye indirmektir.

FDA standart temizlik protokolü uygulanmış bir alette 20C ısıda yapılan çalışmalara göre dezenfektanları etki düzeyine göre üçe ayrılmıştır;

-Yüksek düzey dezenfektanlar uygun kullanım koşulları içinde sporlar dahil tüm mikroorganizmaları öldürürler.

-Orta düzey dezenfektanlar bakteri sporları üzerinde etkili olmayan fakat mikobakteri, zarfsız virüs ve diğer mikroorganizmalara etkilidirler.

-Düşük düzey dezenfektanlar bakteri sporları mikobakteriler, zarfsız virüsler üzerinde etkili olmayan ancak bazı vejetatif mikroorganizmalar üzerinde etki eden dezenfektanlardır.

 

Dezenfektanların antimikrobiyal spektrumu

 

 Asitler Alkaliler  Aldehitler Alkolller Halojenler Fenollü bileşiklerQAC
O2I2
Mikoplazmalar++++++++++++++
Gram (+) bakteriler++++++++++++
Gram (-) bakteriler++++++++++++
Pseudomonaslar++++++++++
Riketsiyalar++++++++ –
Zarflı viruslar++++++++ –+ –
Klamidalar+ –+ –+++++ –
Mantar sporları+ –+ –++++++ –
Zarfsız viruslar++ –++ –
Asit fast bakteriler+++ –+++ –
Bakteri sporları+++++
Koksidiyalar+
DİĞER HABERLER
'Sosyal Güvenlik destek primi kaldırılmalı

 

  1. a) Yüksek Düzey
  • % 2 -3 Gluteraldehit
  • % 1.12 Glıteraldehit + 1,93 Fenollferat
  • % 7,5 H2O2
  • % 7,5 H2O2 + % 0,25 Perasetik asit, Ortofenolaldehit ( OPA ) spesifik özellikleri de vardır.

 

  1. b) Orta Düzey Dezenfektanlar

< 10 dakika mikrobakteri, vejetatif bakteri, mantar virüslerin birçoğunu inaktive eder. Bakteri sporlarına etki etmezler.

  • Klorlu ürünler
  • Alkoller ( %60 -95 )Etanol ( isopropanal )
  • Fenol ve fenol bileşikleri, (Bazı fenoller; biguanidin, klorheksin, iyot ve organik asitlerle geçimsizdir)
  • iyodoforlar

 

  1. c) Düşük Düzey Dezenfektanlar
  • QAC
  • Etil veya İyodofarlar
  • Etil ve İzopropil alkol
  • 100 ppm sodyum hipoklorit

 

Dezenfektan veya antiseptiğin yoğunluğu arttıkça etkilenen mikroorganizma sayısı ve mikroorganizmalar üzerindeki zarar verici etki artar ancak yoğunluk optimum değere ulaştıktan sonra etkide artış görülmez. Her dezenfektan ve antiseptiğin etkin olduğu yoğunlukta kullanılması gerekir.

Kimyasal dezenfektanların bakterisit özelliklerini etkileyen faktörler aşağıdaki gibidir;

  • En düşük etkili yoğunluk
  • Ph
  • Uygulama su sıcaklığı
  • Ortam nem durumu
  • Temas süresi
  • Organik kalıntı varlığı
  • Su sıcaklığı
  • Ön yıkama deterjanları ile geçimsizlik

 

Dezenfektanlar etkilerini üç şekilde gösterirler

  • Hücre zarını etkiler.
  • Hücre proteinini denatüre ederler.
  • Mikroorganizma enzimlerinin işlevini bozarlar

 

Mikroorganizmaların etrafını saran kan, serum, mukus, dışkı gibi maddeler mikroorganizmaların dezenfektan ile doğrudan temasını engellediklerinden ve ayrıca çoğu kimyasal maddenin yapısını bozduklarından dezenfektanın etkisi azalır. Ortamda bulunabilecek dezenfektan ile kimyasal ile antagonistik etkili başka kimyasal bileşikler ile etkileşime girerek dezenfektanın etkisini azaltabilir.

Mikroorganizmalara bağlı etmenler de dezenfektan ve antiseptiklerin aktivitesi üzerinde etkilidir. Mikroorganizmaların cinsine ve türüne göre dezenfektanın etkisi değişik olabildiği gibi, bulundukları yaşam evresine göre de etki ayrımı gösterir. Örneğin, vejetatif şekiller daha duyarlı, sporlar daha dirençlidir. Ayrıca ortamdaki mikroorganizma sayısının çokluğu da olumsuz yönde etki göstererek, dezenfektanın etkili olabilmesi için mikroorganizmaların dezenfektanın daha yoğun miktarları ile daha uzun süre temasta kalmasını gerektirir. Aynı türe ait topluluktaki mikroorganizmalar bir dezenfektana aynı derecede duyarlı olabilirler. Toplulukta çok duyarlı mikroorganizmalar olabileceği gibi dezenfektanlardan etkilenmeyen dirençli mutantlar da bulunabilir.

Dezenfektanların kullanılacağı ortamda etkileşim, çok sonuç bakımından önemlidir; örneğin, yağlı kalıntıların yoğun olacağı beklenen kesimhanelerde alkali dezenfektanlar tercih edilmelidir.

Dezenfektanların etkinliği yüzeyle temas süresiyle orantılıdır. En güçlü etkinlik dezenfektanla ıslatılan yüzey kuruyuncaya kadar gerçekleşir. Bu nedenden bazı dezenfektanlarda kurumayı geciktirici yüzey aktif maddeleri bulunur.
Dezenfektanların dozlarını ortamdaki kirlilik oranı ve etkenin türü belirlemelidir. Kümes içi genel dezenfeksiyon dozu ile çok daha temiz olan kuluçkahane dozu farklıdır. Ortamın yoğun etkeni saptanmış ve mücadele yönü belirlenmişse doz yine farklı ayarda olmalıdır(Stafilokok yoğunluğu yada Koli yoğunluğu gibi).

 

Dezenfektanlar içeriklerine göre sekiz gruba ayrılır;

  1. Halojenler
  • Klor içeren: Klor aniyoniktir, korozif organik madde varlığında etkisini kaybeder. Uzun süre dayanmaz.
  • İyot içeren: Etki süresi 5 dakika fosfat asitli olanlar düşük ısı derecelerinde de kullanılır.

Elementler iyot suda az çözünür. Bu nedenle noniyonik ve aniyonik yüzey aktif maddeleri ile birleşirler ve çözünürlüğü arttırır.

 

  1. Yüzey Aktif Bileşikler
  • QAC bileşikleri: Aynı zamanda deterjan etkisi yapar. Su sertliği ve Fe iyonları etki maddesini azaltır. Bakterilerde direnç oluşturabildiğinden EDTA ile birlikte kullanılması tavsiye edilir.

Gram pozitif bakterilere gram negatif bakterilerden daha etkilidirler. Ayrıca funguslara ve zarflı virüslere karşı iyi aktivite gösterirler. Zarfsız virüslere ve mikobakterilere karşı etkili değillerdir.

  • Amfolitik bileşikler: Bazı vejatatif mikroorganizmalara zararlı büyük virüslere ≤ 10 dakika etkin olan dezenfektanlardır. Bakteri sporu, mikrobakteri ve zararsız virüslere etkisizdir.

 

  1. Oksidan Maddeler
  • H2O2 : Geniş etkilidir.
  • Ozon : Sporlara ve virüslere etkili. Kötü kokulu. İnsan sağlığını olumsuz etkiler.
  • Alkali Bileşikler: Alkali ve asit bileşikler korozif ve yakıcı özellikleri olduğundan kullanımında dikkatli olunmalıdır. Sodyum hidroksit, amonyum hidroksit, sodyum karbonat ve kalsiyum oksit en sık kullanılan alkali ajanlardır.
  • Asidik dezenfektanlar: Nükleik asitlerin bağlarını yıkarak ve proteinleri çöktürerek etki gösterirler. Ayrıca ortamın pH’sını değiştirerek ortamı mikroorganizmalar için uygun olmayan hale getirirler. Asetik asit, sitrik asit, sorbik asit bu amaçla kullanılan asitlere örnek verilebilir.

 

  1. Alkoller
  • En çok etil alkol kullanılır. Bakterisidal etki belli oranda su katılınca ortaya çıkar. Ağırlıklı olarak el olarak kullanılmaktadır. El dezenfeksiyonu için % 50-70 sulandırılır.

 

  1. Aldehitler
  • Proteinleri denatüre ederek ve nükleik asitleri parçalayarak sterilizan etki gösteren oldukça geniş spektrumlu ve yüksek etkilidirler. Organik madde varlığından etkilenmemesi en büyük avantajıdır. pH 7’den yüksek ve yüksek sıcaklıkta daha etkilidir.
DİĞER HABERLER
Dolandırıcılar, KOSGEB kredilerine göz dikti

 

  1. Kükürt

Keskin kokulu ve koroziftir.

 

  1. Fenol derivatları ve formaldehit

Fenoller genelde deterjan içinde bulunurlar.

  • Kresol, ksilenol, o-ethyl fenol
  • Düşük kaynama noktalı katran asitleri
  • Yüksek kaynama noktalı katran asidi türevleri diye 3 grupta incelenir. Katran asitleri çeşitli oranlarda fenol, benzen, kresol ve ksilen içerirler. Antimikrobiyal etkinlikleri içerdikleri maddelere bağlı olarak değişkendir. Halojenlendirilmiş fenollerin (ör:Klorofenol) etkinlikleri diğer fenollere göre daha yüksektir. Fakat bakteri sporları ve zarfsız virüsler tüm fenol bileşiklerine dirençlidir.
  • Formaldehit bakterisidal, sporisidal ve insanlar için toksiktir. % 37,5 formalldehit 1/8 oranında sulandırılır.

 

  1. TEMİZLİK VE DEZENFEKSİYON KONTROLLERİ

Tüm işlemlerin gerektiği şekilde yapılıp yapılmadığının fiziksel kontrolü yapılmalı, belli zamanlarda bakteriyolojik kalite kontrol uygulamalarından yararlanılmalıdır. Bakterilojik kontroller; özellikle genel mikroorganizma ve koliform yönünden olmalıdır.

Kontrol edilecek materyaller aşağıdakiler gibidir:

 

  • Kullanım suyu
  • Deterjan solüsyonları
  • İşletmenin bazı noktaları
  • Araç gereç ekipman yüzeyi
  • Durulama suyu kontrolü

 

III.       DEZENFEKSİYON UYGULAMA AŞAMALARI

  1. İNSEKT MÜCADELESİ

 

Kanatlılar kümesten çıkarılır çıkarılmaz kırmızı tavuk biti, altlık böcekleri, altın renkli örümcek böceği ve diğer taban böcekleri için altlık henüz soğumadan iç, dış duvarlar, altlık ve ekipmanlara ve kümes çevresine sprey ya da fumigasyon yöntemi ile etkili insektisit uygulaması yapılmalıdır.

 

  1. KURU TEMİZLEME

 

 Tüm organik kirlerin ortamdan uzaklaştırılması çok önemlidir. Organik kirlilik olması durumunda dezenfektan etkinliği önemli düzeyde düşer. Taban ve yan duvarların tabanla birleştiği noktalarda kaba temizlik sonrası kalan kirler olacağından bunlar titizlikle incelenip kazınarak ortamdan uzaklaştırılmalıdır. Ayrıca fanların iç yüzeyinde, klapelerin kenarlarında, kirişlerin üst kısmında birikmiş nem ile katılaşmış halde olan tozların kazınarak sökülüp atılması ve arkasından 80-150 bar basınçlı su ile yıkanması gerekir.

Taşınabilir ekipmanlar da dışarı çıkarılmalı ve yıkanıp dezenfeksiyon yapıldıktan sonra içeri alınmalıdır.

 

  1. C) DEKOTAMİNASYON

 

Dekontaminasyon temizlik ve dezenfeksiyon işleminin tümüdür.

  1. Deterjan İle Temizlik: Dezenfeksiyon etkinliği için organik kirlerin fiziksel temizliğinden sonra deterjan ile uygulama yapılması kalan kirlerin uzaklaştırılması açısından önem taşır. Yüzeye yapışmış ve kuru temizleme ile çıkmayan kirlerin ortamdan uzaklaştırılması bu işlem ile mümkün olabilir. Bu işlem için köpük oluşturmaya uygun ekipman gereklidir.

Diğer önemli nokta deterjanın dezenfektan ile uyumlu olmasıdır. Eğer dezenfeksiyonda kullanılacak ürün asidik özellikte ise deterjanda asidik özellikte olmalıdır. Dezenfeksiyonda kullanılacak ürün bazik karakterde ise deterjanda bazik karakterde olmalıdır. Hipoklorit içerikli deterjan kullanıldıysa asidik içerikli dezenfektan kullanılamaz. İyot, povidon iyot, hidrojen peroksit, asetik asit, perasetik asit, potasyum peroksimonosülfat içerikli dezenfektan kullanılacaksa bunlar asidik karakterde olduklarından asidik özellikte deterjan kullanılmalıdır. Ortofitalaldehit ise geniş pH aralığında etkindir.

  1. Dezenfeksiyon: Hastalık etkenleri halen hastalık oluşturacak miktarda ortamda bulunmaktadır. Bu nedenle virüs, bakteri, maya ve küflere de etkili olabilen geniş etkili dezenfektan kullanmak gereklidir. Kümesin tüm yüzeyi hesaplanıp pürüzsüz panel yüzeyli kümeslere metrekareye 150 ml solüsyon, pürüzlü kümes yüzeylerinde ise 200-250 ml solüsyon gelecek şekilde uygulama yapılmalıdır.

Eğer kümeste bir önceki dönem ciddi kayıplara yol açan enfeksiyon yaşanmışsa güçlü dezenfektanlar(aldehid veya fenol içeren) tercih edilmeli. Dezenfeksiyon işleminden 2-3 gün sonra svap alınarak kontrolü yapılmalı, gerekirse ikinci dezenfeksiyon yapılmalıdır

III. Su sistemi dezenfeksiyonu: Dönem sonunda kümes dezenfeksiyonu yapılırken ana su tankı ve dağıtım boruları önemli kontaminasyon kaynağı olduğundan su sisteminin temizlik ve dezenfeksiyonu kümesin deterjanlı yıkamasından önce yapılmalıdır. Su sisteminde hem biyofilm hem de kireç tabakasını çözen ürün seçilmesi gerekir.

  1. Fumigasyon (Dumanlama): Su ile ulaşılamayan veya su kullanılamayan durumlarda uygulanan yöntemdir. Kapalı bir ortamda belirli sıcaklıkta gaz haline gelebilen dezenfektanı belirlenen sürede tutma işlemidir. Tütsü dezenfeksiyon işleminde yaygın olarak 2-fenilfenol ve formaldehit kullanılmaktadır.
  2. Yem silolarının dezenfeksiyonu: Fiziksel temizliği yapıldıktan tütsü dezenfektanlarla dezenfeksiyonu yapılmalıdır.

 

  1. D) SÜREKLİ DEZENFEKSİYON:

 

  1. Ayak Havuzları: Kümes girişlerinde ayak dezenfeksiyon havuzlarında sürekli dezenfektan bulundurulur ve bu dezenfektan kısa sürelerde değiştirilir. Ayak havuzunda dezenfektanın etkili olması için 20 saniye kalınması gereklidir.
  2. Araç Dezenfeksiyon Sistemleri: İşletmeninin giriş kapısında girişi zorunlu araçların tekerlerini dezenfekte edecek bir sistem bulunması ve özellikle girişte teker dezenfeksiyonu yapmak bulaşmanın engellenmesi açısından önem taşır. Bu bir sırt pompası ile yapılabileceği gibi otomatik basınçlı bir düzenekle de yapılabilir.

III. El Hijyeni: İşletmede işe başlamadan alkol bazlı dezenfekan ile giriş bölümünde eller dezenfte edilmelidir.

  1. Ziyaretçiler: Kümese ziyaretçi kabul etmemek temel ilkedir. Fakat girişi zorunlu ziyaretçiler için işletme girişinde varsa duş alındıktan sonra kabul etmek gerekir, bu olamıyorsa tek kullanımlık tulum ve çizme giydirdikten sonra kabul etmek hastalık bulaşmalarını önleyecektir.

 

 

 


16 Mart 2016. 10:37
0 0 Oylar
Okuyucu puanı:
Abone ol
Bildir
guest

0 Yorum
Inline Feedbacks
Bütün yorumları gör
This site is protected by reCAPTCHA and the Google Privacy Policy and Terms of Service apply.
0
Düşünceleriniz bizim için önemlidir, lütfen yorum bırakınız.x