4.Koyun-Keçi Panayırı Seferihisar’da Düzenlendi

İzmir Koyun-Keçi Yetiştiricileri Birliği tarafından bu yıl 4’ncü kez düzenlenen ‘Koyun-Keçi Panayırı’ Seferihisar’da son buldu.

Küçükbaş hayvancılığa canlılık getirmesi amacıyla düzenlenen panayır, üreticiler ile sektör temsilcilerini bir araya getirdi. Türkiye’nin en önemli organizasyonlarından biri sayılan panayır da ayrıca, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından başlatılan ‘Sürü Yönetimi Elemanı Benim Projesi’ kapsamında verilen eğitimi başarıyla tamamlayan kursiyerlere sertifikaları verildi.

İki gün süren organizasyonun açılış töreninde konuşan İzmir Valisi Mustafa Toprak, konuşmasında küçükbaş hayvancılığın önemine vurgu yaptı. Et ve süt üretiminin Bakanlık tarafından verilen teşviklerle desteklendiğini kaydeden Toprak, İzmir’in küçükbaş hayvan sayısı bakımından daha iyi bir noktaya gelebileceğini ifade etti.

İzmir’de büyükbaş hayvanlardan elde edilen sütün yanında, küçükbaş hayvanlardan da elde edilen sütün soğuk zincire alındığının altını çizen Toprak, “Üretilen sütün hijyen şartlarına uygun olarak toplanması, onların imal noktalarına gitmesi önemli. İzmir’imizin küçükbaş hayvanların yetiştirilmesinde çok önemli bir noktada, ülkemizin adına da önemli, ilimizin adına da önemli, ilçemiz adına da önemli. Hastalıkların yoğun olduğu bu sıkıntıların yaşandığı bu noktada burada hastalıktan ari bir uygulamanın çiftliklerde başlatılması ve bu noktada belgelendirilmesi hakikaten ülkemiz hayvancılığı adına önemli olduğunu düşünüyorum” dedi.

Türkiye’de küçükbaş hayvan yetiştiriciliği daha Panayırın açılış törenine katılan sektörün önemli isimlerinden Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Dr. Nihat Pakdil, “İzmir’in bizim için ayrı bir önemi var. Çünkü İzmir, her türlü tarımsal faaliyetin yapıldığı, işlendiği ve ticaretinin yapıldığı bir il” diye konuştu.

Toplam üretilen sütün yüzde 8’inin koyun ve keçiden elde edildiğini belirten Pakdil, küçükbaş hayvan yetiştiriciliğinin son yıllarda yükselen bir değer haline geldiğini söyledi. Türkiye’nin içinde bulunduğu coğrafyanın iklim koşulları da değerlendirildiğinde küçükbaş hayvan yetiştiriciliğinin daha avantajlı olduğunun altını çizen Pakdil, sözlerini şöyle sürdürdü: “İlk defe küçükbaş hayvancılık destekleme kapsamına alındı. Düşmekte olan koyun-keçi sayımızyükselmeye başladı ve 40 milyona yaklaştı. Hayvancılığa verdiğimiz desteklemenin payı, toplam destekleme miktarımızın yüzde 30’unu oluşturuyor.”

Üyelerimizi kaynaştırdık, kazançlarını arttırdık

İzmir Damızlık Koyun Keçi Yetiştiricileri Birliği Başkanı Özer Türer de küçükbaş hayvancılığın Orta Asya’dan getirilen birgelenek olmasına rağmen önem olarak büyükbaşın gerisinde kaldığını ancak son yıllarda küçükbaş havyan olmayınca ülkenin et ihtiyacının karşılanamayacağının anlaşıldığını belirtti. Yaptıkları çalışmalarla üyelerini kaynaştırdıklarını ve kazançlarını arttırdıklarını kaydeden Türer, Kırsal kalkınmayı destekleme projeleri kapsamında dağdaki yetiştiricilere götürdükleri elektrik ile bir başka ilke imza attıklarını ifade etti.