Türkiye Doğal Beslenme ve Yaşam Boyu Sağlık Zirvesi’2015
T.C. Başbakanlık Sağlık Koordinatörlüğü’nün öncülüğünde, Türkiye Yeşilay Cemiyeti’nin katkıları ile Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi ev sahipliğinde 20-23 Mayıs 2015 tarihleri arasında gerçekleştirilen uluslararası katılımlı ‘Türkiye Doğal Beslenme ve Yaşam Boyu Sağlık Zirvesi’2015 toplantısı başarı ile gerçekleştirildi. Zirveye, başta T.C. Cumhurbaşkanı Eşleri Emine ERDOĞAN, T.C. Başbakanı Eşleri Dr. Sare DAVUTOĞLU hanımefendiler ile birlikte, T.C. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Doç.Dr. Ayşenur İSLAM, T.C. Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı M.Mehdi EKER eşliğinde, yaklaşık 21 Üniversite Rektörü, Orta Afrika Büyükelçi sefireleri, akademik ve iş dünyasından oldukça üst düzeyde 1000’in üzerinde katılım oldu.
Zirvenin açılış konuşmasını yapan Genel Koordinatör ve Doğal Beslenme ve Sağlıklı Yaşam Araştırmaları Derneği Başkanı Prof.Dr. Mehmet Rüştü Karaman şu bilgilere yer verdi:
‘’Oldukça kısa bir hazırlık dönemine ragmen büyük bir heyecanla organize etmiş olduğumuz zirveye, iki ay gibi kısa bir zaman diliminde ulusal ve uluslararası 600’e yakın bildiri başvurusu gelmesi ve gösterilen yoğun ilgi, bu toplantının önemini ve güncelliğini birkez daha ortaya koymuştur. Nitekim, sağlıklı tarımsal üretim, sağlıklı beslenme, sağlıklı yaşam konusu, insanlık var olduğu sürece önemini her zaman korumaya devam edecektir. Günümüz şartlarında genellikle yoğun bir tempo ile çalışılmakta, sağlıksız ve yetersiz beslenme, ev dışı bilinçsiz beslenme, stres durumu gibi faktörler insanları olumsuz yönde etkilemektedir. Bunlara birde tütün ve benzeri zararlı alışkanlıklar, hareketsizlik ve düzenli spor alışkanlıklarından uzak durma gibi diğer sağlık tehditleri eklendiğinde sorun daha da ciddi boyutlara ulaşabilmektedir.
Diğer taraftan son zamanlarda tüm dünyada “doğala dönüş veya yeşil akım” şeklinde ifade edilen eğilim doğrultusunda, bitkisel ve diğer doğal kaynaklı gıda takviyeleri, ilaçlar ve kozmetikler oldukça popüler hale gelmiştir. Bununla birlikte, organik üretim, doğal gıdalar, doğal ilaçlar, bitkisel tedavi yöntemleri, tamamlayıcı tıp teknikleri, ekolojik yaşam gibi konularda günümüzde büyük bir kavram kargaşası ve bilgi kirliliği yaşanmakta, insanlar doğal denilerek sunulanları bazen düşünmeden alabilmekte ve kullanabilmektedir. Bu tür kargaşaların önüne geçilmesi, konunun uzmanları tarafından işlenmesi ve tartışılması, bu konuda uzman olmayan kesimlerin ve tüketicilerin yanıltılmalarının önlenmesi önemli bir sorumluluk olarak görülmektedir.
Topraktan soframıza dek uzanan beslenme zincirinin her halkasında, başta tarım, gıda, beslenme, sağlık ve spor olmak üzere sağlıklı yaşam unsurları ile ilgili tüm disiplinlere düşen sorumluluklar bulunmaktadır. Bu konuda disiplinler arası karşılıklı bilgi ve tecrübelerin bilimsel veriler ışığında birlikte tartışılması, elde edilen bilgilerin toplumun tüm kesimleri ile paylaşılması büyük önem taşımaktadır.
Esasen zirvenin her bir bileşenini oluşturan tarım, gıda, beslenme, sağlık, spor disiplinleri kendi içerisinde birbirinden değerli toplantılar yapmakta, bu toplantılarda bir çok önemli bilimsel konular ele alınmakta, tartışılmakta, bilim dünyası ve kamu oyunun bilgisine sunulmaktadır. Ancak bu zirve, farklı disiplinlerin bir araya gelerek ilgili konuları birlikte tartışacağı ve ortak bir sonuç bildirgesi yayınlayacağı oldukça geniş bir yelpazede düzenlenen ilk toplantı niteliği taşımaktadır.
Farklı çözüm ortaklarını bir araya getirmesi, karşılıklı deneyimlerin paylaşılması ve ortak kararlar alınmasını sağlayacak olan zirve, Ulusal ve uluslararası güçlü işbirliklerinin kurulması ve disiplinler arası koordinasyon açısından da çok önemli bir fırsat olarak görülmektedir. Önümüzdeki dönemlerde de bu toplantının devamlılığı yönünde ciddi talepler olması, bizleri ayrıca memnun etmiş ve onurlandırmıştır. Zirvenin bölgemize, ülkemize ve tüm insanlığa önemli katkılar sağlamasını temenni ediyor; sağlıklı nesil, sağlıklı gelecek dileklerimle saygılarımı arz ediyorum.’’ dedi.
Zirvede bir konuşma yapan Başbakanımız Ahmet Davutoğlu’nun eşi Sare Davutoğlu, “Geleneksel beslenmeden uzak, ev dışı hızlı beslenme gibi faktörlerle ortaya çıkan sağlıksız beslenme alışkanlıkları toplumların sağlığını tehdit ediyor” dedi.
Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun eşi Sare Davutoğlu, “Türkiye Doğal Beslenme ve Yaşam Boyu Sağlık Zirvesi”nde yaptığı konuşmada, zirvenin sağlıklı yaşamla ilgili duyarlılığı artıracak organize bir çabanın ürünü olduğunu belirtti. Sare Davutoğlu, sağlıklı beslenmenin sadece belirli besin gruplarından, belirli miktarda kalori tüketmek anlamına gelmediğini kaydetti.
Sare Davutoğlu, “hepimiz biliyoruz ki artık sağlıklı beslenme belli besin gruplarından belli miktarda kalori tüketmek değil. üretimden soframıza gelinceye kadar her aşamada besin maddelerimizin belli kriterleri karşılaması ve aynı zamanda kişiye özel kriterlerle uygun miktarda tüketilmesidir.Ancak böylece toplum sağlığını koruyan, geliştiren bedensel ve ruhsal birçok hastalığı önleyen bir beslenmeye yaygınlaştırmamız doğru olacaktır” dedi.
Davutoğlu, üretimden sofraya gelinceye kadar her aşamada besin maddelerinin belirli kriterleri karşılaması, aynı zamanda kişiye özel miktarda tüketilmesinin önemine değinerek, “Ancak böylece toplum sağlığını koruyan, geliştiren, bedensel ve ruhsal birçok hastalığı önleyen kaliteli beslenmeyi yaygınlaştırmamız mümkün olacaktır. Bugün beslenme ve sağlık ilişkisini araştıran pek çok sağlık araştırmasının verileri, yanlış beslenme sonucunda kanser dahil pek çok kronik hastalık riskinin arttığını ortaya koymaktadır” diye konuştu.
Avrupa Kanser ve Beslenme Çalışması’na katılan denek verilerinin sonuçlarını açıklayan Sare Davutoğlu, bireyselleştirilmiş daha sağlıklı beslenme pratiklerinin, bazı hastalıklarla ilgili riskleri azaltacağının ön görüldüğünü bildirdi.
Davutoğlu, şunları söyledi:
“Kentleşmenin yoğun temposuna bağlı olarak gelişen geleneksel beslenmeden uzak, ev dışı hızlı beslenme gibi faktörlerle ortaya çıkan sağlıksız beslenme alışkanlıkları, toplumların sağlığını artık tehdit eder boyuta gelmiştir. Bu tehdidi bertaraf edebilmek için sağlıklı beslenmenin ulusal sağlık politikamızın merkezinde yer alması gerektiğini düşünüyorum. Bu bağlamda bireylerin beslenme alışkanlıkları anlamında eğitilmesi, besin güvenliğinin sağlanması ve tüketici bilinciyle farkındalık oluşturulmasını önemli buluyorum.”
Fiziksel aktivitenin ruh ve beden sağlığını etkileyen faktörler arasında yer aldığını, hareketsiz yaşam tarzının toplum sağlığını olumsuz etkilediğine vurgu yapan Davutoğlu, bunun neden olduğu hastalık ve sorunların kaygı verici düzeye ulaştığını, otoritelerin ifade ettiğini aktardı.
Zirvede konuşma yapan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, “Beslenme kaynaklı sağlık sorunlarımızı halletmeden Türkiye’yi kalkındıramayız” dedi.
Doğal beslenme ve sağlık konularına özel ilgisi bilinen Emine Erdoğan, toplantının açılışında yaptığı konuşmada beslenme-sağlık ilişkisine dair çeşitli konulara değindi. Konuşmasına gıda meselesinin küresel ölçekli fotoğrafını ortaya koyarak başlayan Emine Erdoğan, “Dünya bir yandan obezite ile mücadele ederken, diğer yandan açlık ve yoksullukla pençeleşiyor.
Obeziteye bağlı hastalıklardan ölenlerin sayısı, açlıktan ölenlerin neredeyse 3 katı. Ne yazık ki, tüm bunlar gıda yetersizliğinden değil, adaletsiz dağılımdan kaynaklanıyor. Yılda 10 milyon insanın açlıktan öldüğü bir dünyada, 1,3 milyar ton gıda israfı yapılıyor” dedi.
“BUGÜN PEK ÇOK KRONİK HASTALIĞIN SEBEBİ, KÖTÜ BESLENME”
“Zengin ülkeler kendi topraklarını ve su kaynaklarını korumak adına, dev sanayi tesislerini Uzakdoğu’da ya da Afrika’da kuruyorlar” diyen Emine Erdoğan, global dünyanın çelişkilerine değindi. “Kalıtımsal ve çevresel faktörleri hariç tutacak olursak, bugün pek çok kronik hastalığın sebebi, kötü beslenmedir” diyen Emine Erdoğan, beslenme bilincine dayalı kampanyaların önemine vurgu yaptı.
Emine Erdoğan, “Evlatlarımıza, küçük yaşta doğru ve sağlıklı beslenme alışkanlıklarını kazandırmak durumundayız. Çocuklarımız, bir gıdanın topraktan sofraya uzanan serüvenini bilmeli. Doğal ve gerçek gıdanın ne olduğunu öğrenmeli. Bir tohumun, tabağımızda bir besine nasıl dönüştüğünü idrak etmeli ki, israf etmemeyi, paylaşmayı, sabrı ve kanaati öğrensin” dedi.
“KİMYASALLAR BULAŞTIRMADIĞIMIZ SÜRECE, TOPRAK HEM BEREKET, HEM ŞİFA KAYNAĞI”
“Kimyasallar bulaştırmadığımız sürece, toprak hem bereket, hem şifa kaynağı” diyen Emine Erdoğan, dinimizin helal ve temiz gıda tavsiyesinin, ‘ne ile, nasıl beslendiğimizi öğrenme bilincinin daima açık olması gereğine davet ettiği’ni söyledi ve beslenmenin, ahlak ve davranışları dahi etkilediğine işaret etti.
Tarım Bakanlığının iyi tarım uygulamalarının önemini vurgulayan Emine Erdoğan, “Beslenme kaynaklı sağlık sorunlarımızı halletmeden, Türkiye’yi kalkındıramayız” dedi.
“ANADOLU HALKI, SAĞLIKLI VE GÜRBÜZ ÇOCUKLARINI YENİDEN İSTİYOR”
Konuşmasının sonunda sporun önemine değinen Emine Erdoğan ‘spor, hem ruhu, hem bedeni güçlü ve diri tutuyor’ hatırlatmasında bulundu. “Anadolu toprakları, yaratılış özellikleri değiştirilmemiş, GDO ile kirletilmemiş tohumlar bekliyor. Anadolu halkı, sağlıklı ve gürbüz çocuklarını yeniden istiyor” cümleleriyle sözlerine son veren Emine Erdoğan, zirveyi düzenleyen tüm paydaşlara teşekkür etti.
